Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

Newcomb Paradoksu

İleri zekalı bir grup uzaylı size iki adet kutu sunuyor; A ve B kutuları. A Kutusu'nda 1000 dolar, B Kutusu'nda ise ya 1 milyon dolar var ya da hiçbir şey yok. Uzaylıların lideri size şunu soruyor; "Sadece A Kutusu'nu mu almak istersin, yoksa hem A hem de B Kutusu'nu mu?"

Uzaylıların lideri biz insanların yapacağı seçimi %99.999 doğrulukla tahmin edebiliyor. Eğer sadece B Kutusu'nu alacağınızı tahmin etmişse, 1 milyon doları oraya koyuyor, aksi durumda ise koymuyor. Elbette siz bunu bilmiyorsunuz. Size sadece B Kutusu'nda bir milyon dolar olabileceği söyleniyor.

Olayı karışık yapan durum ise, paranın önceden kutuya konulmamış olması. Yani siz net kararınızı verince diğer kutunun içinde para olacak ya da olmayacak. Böyle bir durumda uzaylıların lideri sizin özgür iradeniz ile verdiğiniz bir kararı önceden nasıl bilebilir? Önceden bildiği kararınızı son dakikada değiştirme durumunuz varken, %0.001'lik hata payı bunda ne kadar etkili olabilir?

Konuyla ilgili bir görüşü yazayım, daha açıklayıcı olur.

Uzaylıların lideri eğer sadece B kutusu'nu alacağımızı öngörse ve oraya oraya bir milyon dolar koysa ya da eğer açgözlülük edip hem A Kutusu'nu, hem de B Kutusu'nu alacağımızı öngörüp B Kutusu'nu boş bıraksa - ve fakat bu sefer öngörülerindeki başarı oranı sadece %0.01 olsa- ne yapardınız?

Eğer B'yi seçecek olsaydınız bu uzaylıların lideri büyük ihtimalle ikisini de alacağınızı düşünüp B'yi boş bırakmış olacak ve siz de B'yi seçip avucunuzu yalayacaktınız. Yok eğer ikisini de alacak tipte biriyseniz, bu sefer uzaylıların lideri "Sadece B'yi alacak" deyip oraya bir milyon dolar koymuş olacak, siz de iki kutu ve bir milyon bin dolar sahibi olacaktınız.

Durum böyle olsaydı ortada bir paradoks olur muydu? Yani eğer tercihiniz anlamsız olsaydı. Eğer sadece B'yi seçecek biriyseniz her halükarda beş parasız kalacaktınız, ama eğer ikisini de alacak gibiyseniz bir küsür milyon dolarınız olacaktı. Tercihiniz hangi aşama(lar)da anlam kazanıyor? Siz tercihinizi şimdi mi yapıyorsunuz yoksa nasıl biri olduğunuza göre kaç para kazanacağınızın tercihi çok önceden yapıldı mı? Böyle bir teste tabi tutulacağınız 50 yıl önceden haber verilmiş olsa, siz de bu 50 yıl boyunca düşünüp kendinizi eğitseniz dolar milyoneri olmayı %99.99 ihtimalle garantileyebilir miydiniz? Kutuların başında herhangi bir tercih söz konusu mu gerçekten, yoksa tercih çoktan yapıldı mı?

Başka bir soru; bir zar atıyorsunuz, ama teknik o kadar ilerlemiş ki zarın ne geleceğini hesaplayan makineler var, üstelik bu makineler zarı kimin atacağı söylendiğinde ne geleceğini hemen hesaplayabiliyor; zarı atacak olan sizseniz, onu hangi yükseklikten, hangi hız ve hangi açıyla atacağınızı bilebiliyorlar. Zarı elinize aldınız, makineler "altı gelecek" dediler, altı atmama ihtimaliniz var mı? Zarı attıktan sonra masayı sallasanız beş gelir mi? Makineler sizin masayı sallayacağınızı da hesaba kattılar mı acaba? Kattılarsa sallamazsanız ne olur? Sallamayı düşünüp sallamayacağınızı da hesaplayabilirler mi?
Hesaplanamayacak bir şey yapabilir misiniz?

Soru çok basit aslında:
Hesaplanabilirliğin dışına çıkabilir misiniz?
 
Tam anladım mı emin değilim olaylar ve yapacağımız seçimler belliyse haraketlerimizin anlamı tamamıyla olay yaratan ve bize seçimler veren mekanizmaya dayalı tepkiler veririz .Bu da bizim dış faktörler tarafından kolaylıkla hesaplanabilir yapar.
 
Yani pek açıklayıcı değil ama hesaplamanın dışına çıkabiliriz. Zarı atmamayı seçsem tahmin yapamazlar.

Ayrıca benim seçimimin bilinmesi seçimi benim yapmadığım anlamına gelmez.
 
Soru çok basit aslında: Hesaplanabilirliğin dışına çıkabilir misiniz?
Olasılık hesaplarından pek anlamam ama felsefik açıdan bi yaklaşım getirebilirim bu soruya. Hesaplanabilirliği bu sorudaki uzaylı bilmecesinden yola çıkarak okuyacak olursak bence pek de yapamayız. Bu garip var mısın yok musun oyununu kuran uzaylıların katılımcılar hakkında yaptıkları çıkarımlar salt olarak katılımcılar hakkındaki a priori bilgilere dayanıyor gibi görünüyor. Hal böyleyken, uzaylıların "külli iradesinin" insanların "cüzi iradesinden" daha üstün olduğu sonucuna ulaşmak yanlış bir akıl yürütme yöntemi olur. Kaldı ki, böyle bir oyunun - ya da başka yöntemlerle kurulmuş bir algoritmanın - kimin neyi seçeceğini önceden bilmesi en en fazla elindeki veriyi iyi analiz ettiğini gösterir. Geri kalan tahminler ise, ya uzaylıların bizler hakkındaki ön yargıları - ön kabulleri; ya da iyi detaylandırılmış bir kategorileme yönteminin eseridir.

Ön yargılar ise zaman zaman doğru çıkabilseler de, yanlış çıkma ihtimalleri de her daim mevcuttur.

Ancak soruyu geniş anlama yayacak olursak ve hesaplanabilirliği bu soru dışında inceleyecek olursak biraz yanlış sorulmuş bir soru sormuş oluruz. Matematik formüllerinin açıklayabildiği konular zaten somut evrene dair konular olacağından hesaplanabilen şeyler olacak ve bilimsel araştırma yöntemleriyle her daim doğrulanabilir veya yanlışlanabilir veriler olacaklardır. Bunun dışında kalan soyut konular ise matematik diliyle hesaplanamadıklarından ötürü, kişilerin deneyimleri, birikimleri ve hayat görüşlerine göre değişen subjektif veriler olacaklardır. Bu da bu sorunun yanlış sorulduğunu gösterecektir, çünkü hali hazırda hesaplanamayan bir şeyin dışına çıkmak da içine girmek de ontolojik açıdan imkansız olacaktır.
 
Olasılık hesaplarından pek anlamam ama felsefik açıdan bi yaklaşım getirebilirim bu soruya. Hesaplanabilirliği bu sorudaki uzaylı bilmecesinden yola çıkarak okuyacak olursak bence pek de yapamayız. Bu garip var mısın yok musun oyununu kuran uzaylıların katılımcılar hakkında yaptıkları çıkarımlar salt olarak katılımcılar hakkındaki a priori bilgilere dayanıyor gibi görünüyor. Hal böyleyken, uzaylıların "külli iradesinin" insanların "cüzi iradesinden" daha üstün olduğu sonucuna ulaşmak yanlış bir akıl yürütme yöntemi olur. Kaldı ki, böyle bir oyunun - ya da başka yöntemlerle kurulmuş bir algoritmanın - kimin neyi seçeceğini önceden bilmesi en en fazla elindeki veriyi iyi analiz ettiğini gösterir. Geri kalan tahminler ise, ya uzaylıların bizler hakkındaki ön yargıları - ön kabulleri; ya da iyi detaylandırılmış bir kategorileme yönteminin eseridir.

Ön yargılar ise zaman zaman doğru çıkabilseler de, yanlış çıkma ihtimalleri de her daim mevcuttur.

Ancak soruyu geniş anlama yayacak olursak ve hesaplanabilirliği bu soru dışında inceleyecek olursak biraz yanlış sorulmuş bir soru sormuş oluruz. Matematik formüllerinin açıklayabildiği konular zaten somut evrene dair konular olacağından hesaplanabilen şeyler olacak ve bilimsel araştırma yöntemleriyle her daim doğrulanabilir veya yanlışlanabilir veriler olacaklardır. Bunun dışında kalan soyut konular ise matematik diliyle hesaplanamadıklarından ötürü, kişilerin deneyimleri, birikimleri ve hayat görüşlerine göre değişen subjektif veriler olacaklardır. Bu da bu sorunun yanlış sorulduğunu gösterecektir, çünkü hali hazırda hesaplanamayan bir şeyin dışına çıkmak da içine girmek de ontolojik açıdan imkansız olacaktır.
Dediğin gibi olsaydı, soruda büyük bir yanlış olurdu, evet. Fakat tercihleri ya da seçimleri neredeyse kusursuza yakın seviyede tahmin edebilen bir zeka için bizim yaptığımız seçimler hesaplanabilir olgulardır. Bizler sadece insanlar olarak, her insanın bir tercih yapacağı önkoşulunu düşünüyoruz, üstün bir zeka için böyle bir durum söz konusu olamaz. @Alpamis yukarıda zarı atmayarak makinelerin tahmin yeteneğinin önüne geçebileceğini söylemiş, fakat zarı atmamak da bir tercihtir. Makineler sadece zarın kaç gelebileceğini bilse de, tercihleri tahmin edebilen bir zeka için zarı atmama seçeneği tıpkı atma seçeneği gibi tahmin edilebilir ve hesaplanabilir bir şey olacaktır.
 
Dediğin gibi olsaydı, soruda büyük bir yanlış olurdu, evet. Fakat tercihleri ya da seçimleri neredeyse kusursuza yakın seviyede tahmin edebilen bir zeka için bizim yaptığımız seçimler hesaplanabilir olgulardır. Bizler sadece insanlar olarak, her insanın bir tercih yapacağı önkoşulunu düşünüyoruz, üstün bir zeka için böyle bir durum söz konusu olamaz. @Alpamis yukarıda zarı atmayarak makinelerin tahmin yeteneğinin önüne geçebileceğini söylemiş, fakat zarı atmamak da bir tercihtir. Makineler sadece zarın kaç gelebileceğini bilse de, tercihleri tahmin edebilen bir zeka için zarı atmama seçeneği tıpkı atma seçeneği gibi tahmin edilebilir ve hesaplanabilir bir şey olacaktır.
Yani bilgiye dayalı kestirimler yapıyor. Havadaki nemden senin terlemene kalp atışına kadar. Çok iyi algoritmaları var iyi tahmin ediyorlar. Ama bilgiye ihtiyaçları var.

Soruyu tam anlamıyorum açıkçası. Altında aslında gidilmek istenen bir yer mi var daha açık sorulsa daha farklı cevap verilebilir.

Olay özgür irade sorusu mu?
 
Yani hesaplanabilir olmamak için çılgın şeyler mi yapmak mı lazım. Örneğin uzaylıya saldırı yapsak bu hareketimiz onlar tarafından öngörülebilir bir hamle mi olurdu .
 
Dediğin gibi olsaydı, soruda büyük bir yanlış olurdu, evet. Fakat tercihleri ya da seçimleri neredeyse kusursuza yakın seviyede tahmin edebilen bir zeka için bizim yaptığımız seçimler hesaplanabilir olgulardır. Bizler sadece insanlar olarak, her insanın bir tercih yapacağı önkoşulunu düşünüyoruz, üstün bir zeka için böyle bir durum söz konusu olamaz. @Alpamis yukarıda zarı atmayarak makinelerin tahmin yeteneğinin önüne geçebileceğini söylemiş, fakat zarı atmamak da bir tercihtir. Makineler sadece zarın kaç gelebileceğini bilse de, tercihleri tahmin edebilen bir zeka için zarı atmama seçeneği tıpkı atma seçeneği gibi tahmin edilebilir ve hesaplanabilir bir şey olacaktır.
Üstün bir zekanın varlığı durumunda da dönüp dolaşıp aynı noktaya varmak mümkün olacaktır bence. Zira üstün zekanın nereye kadar üstün olduğunu, kusursuzluk noktasına ne kadar yakın olduğunu tam olarak bilemiyoruz bu verilerden. Bu noktada senin dediğin noktaya varabilmemiz için bu uzaylıların tanrısal varlıklar olduğunu - ya da bir diğer değişle teorik tanrı olduğunu söylememiz gerekir ki, bu noktada da soru yine yanlış sorulmuş olur. Teorik tanrının bu cevapları bilmesi için bunları hesaplamaya zaten ihtiyacı yoktur, hesaplaması gerekiyorsa da ya tanrısal değildir ya da sadece bizden daha zeki bir başka canlı türüdür. Bu ikinci durumda da uzaylıların ileri zekası onların düşük zekalı başka bir tür üzerinde kesin yargılara varabileceğini göstermez. Zira burada söz konusu edilen seçimler duygusal seçimlerdir. Doğru tahminde bulunabilirler, ama bunu hesaplayamazlar.
 
Yani bilgiye dayalı kestirimler yapıyor. Havadaki nemden senin terlemene kalp atışına kadar. Çok iyi algoritmaları var iyi tahmin ediyorlar. Ama bilgiye ihtiyaçları var.

Soruyu tam anlamıyorum açıkçası. Altında aslında gidilmek istenen bir yer mi var daha açık sorulsa daha farklı cevap verilebilir.

Olay özgür irade sorusu mu?
Tam olarak değil, bir kararı neye göre verdiğin soruluyor.

Yani hesaplanabilir olmamak için çılgın şeyler mi yapmak mı lazım. Örneğin uzaylıya saldırı yapsak bu hareketimiz onlar tarafından öngörülebilir bir hamle mi olurdu .
Bunu bilemeyiz o yüzden %0.001'lik bir hata payı var.

Üstün bir zekanın varlığı durumunda da dönüp dolaşıp aynı noktaya varmak mümkün olacaktır bence. Zira üstün zekanın nereye kadar üstün olduğunu, kusursuzluk noktasına ne kadar yakın olduğunu tam olarak bilemiyoruz bu verilerden. Bu noktada senin dediğin noktaya varabilmemiz için bu uzaylıların tanrısal varlıklar olduğunu - ya da bir diğer değişle teorik tanrı olduğunu söylememiz gerekir ki, bu noktada da soru yine yanlış sorulmuş olur. Teorik tanrının bu cevapları bilmesi için bunları hesaplamaya zaten ihtiyacı yoktur, hesaplaması gerekiyorsa da ya tanrısal değildir ya da sadece bizden daha zeki bir başka canlı türüdür. Bu ikinci durumda da uzaylıların ileri zekası onların düşük zekalı başka bir tür üzerinde kesin yargılara varabileceğini göstermez. Zira burada söz konusu edilen seçimler duygusal seçimlerdir. Doğru tahminde bulunabilirler, ama bunu hesaplayamazlar.
Bu üstün zeka tamamen kusursuz değil, neredeyse kusursuz. Bundan dolayı tanrısal değil, öyle olsa sorunun bir amacı kalmaz. Minik de olsa hata yapma ihtimali bulunuyor. Hesaplama ya da tahmin, adını değiştirsek de aynı kapıya çıkıyor. Tahmini yapabilmek için, belirli bir hesap yapması da gerekecektir. Örneğin o insanın hayatı boyunca verdiği tüm kararları gözden geçirebilir ya da kişiliğine göre yapacağı seçimi hesaplayabilir. Hesaptan kasıt budur ve bu hesabın da kesin bir sonucu yoktur, sadece %0.001'lik bir hata payı vardır. İnsan, bu minik hata payındaki bir hamleyi nasıl yapabilir?
 
Kavka'nın "Toxin Puzzle" ının farklı bir versiyonu. Hangisinin seçileceği değil nasıl karar verileceği ile ilgililer. A garantili ve B kutusu üzerinden düşünelim; B'yi yapmaya niyet etmek, niyet etmemekten daha yüksek bir getiri sağlar, ancak aslında B'yi yapmak için hiçbir neden yoktur ve B'yi yapmamak için de iyi bir neden yoktur; bu koşullar altında, daha yüksek getiri elde etme niyetinde olmasına rağmen, rasyonel olmanın ve B'yi yapmaya niyetlenmenin mümkün olup olmadığı belirsizdir. Daha anlaşılır şekliyle B'yi yapmaya taahhüt edebiliyorsanız daha iyi durumdasınız, ancak yapma zamanı geldiğinde yapmamak için iyi nedenleriniz olacağını biliyorsunuz ve bu nedenle B'yi yapma konusunda bir sorununuz var. Tamamen rasyonel olmak ve bu şekilde taahhütte bulunmak imkansız olabilir.
 
Son düzenleme:

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 1)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık