Adalet genelde kamuoyu vicdanı ile ilişkilendirilir ve kamuoyu vicdanı ne yöndeyse adaletin o olduğu düşünülür. Hatta basına yansımış çoğu büyük ölçekli davada ''Kamuoyu vicdanını rahatlatmak adına...'' cümlesini sıkça duymuşsunuzdur. Bu dayanak üzerine bir çıkarım yapayım. Sadece iki kişiden oluşan bir toplum düşünelim, biri suçlu olsun diğeri ise yargılayan. Bu toplumda kamuoyu sadece yargılayan kişiden oluştuğundan, onun kanaati adalet olacaktır. Peki bu gerçekten adalet midir? Kesinlikle evet. Bunun gerçek adalet olmadığından bahsetmek, adaleti kendi düşüncelerin doğrultusunda belirlemeye çalışmak ve mutlak bir adaletten bahsetmek, gerçekdışı ve benmerkezci bir zihniyetin tezahürüdür.