Ben o kadar kötü bulmadım ya. Naeginin hareketleri safça geliyor olabilir ama çocuk arkadaşlarını öldürmesi gereken bir sistemin parçası olmak istemiyor ve bunu ''çaresizce'' reddediyor. Tekrar ediyorum normal şartlarda safça gelebilir ama o şartlarda benim gözüme gayet idealist göründü. Ayrıyeten açıklanmayan şeyler var 2.sezon için iyi beklentilerim var.
Simdi egri oturup dogru konusalim, arkadaslarin tarafindan sucsuz oldugun halde bi kere ihanete ugramissin ve ölümden dönmüssün -ki isin o kismida epey mantiksiz-. Sonrasinda bu arkadaslarin seni 2. kez satmaya ciddi manada yelteniyorlar ve sen bir seyler yapmasan gidicisin. Böyle bir durumda kim daha umutlu davranabilir? Diger insanlar gidici oldugunda n'aptiklarini gördük ama Naegi'ye bak hala daha kendini satan arkadaslarindan umutlu ve onlari cesarerlendiriyor. Insan o asamaya geldiginde bir seyleri 'caresizce' reddedemez artik, ancak isyan eder; "Bunlar neden benim basima geliyor devamli?" diye. 2. sezon ciktiginda bu karakterle alakasi olmayacak muhtemelen, ancak monokumanin gizemi cözülür. Burada ki haberden anlasildigi üzere yepyeni bir sinif olacak
Bu arada serinin tamamini izlemeyenler olabilir, spoilere alsan daha iyi olur ^^
O yüzden idealist geldi. Oradaki asıl dert sistem, arkadaşlarını birbirine düşüren sistem, ben o sistemin farkına varıp asıl önemli şeyin ne olduğunun farkına vardım belki ama herkesten bunu yapmasını beklemem safça olur. Bu yüzden çevresindekileri harekete geçirmeye çalışması en doğru şey. Sorunların ayrımını yapamayıp ''siz beni sattınız'' vs triplerine girerse hiçbirşey değişmeyecek. Ki bu gösterdiği davranışları başta göstermiyordu. En başta inkar safhasındaydı ve zamanla aşıp sistemi yenmesi için gerekli olan umuda sarıldı. Ayrıyeten direk ortama uyum sağlayıp sherlock gibi takılsa daha saçma gelirdi. Her ''karakter''in öne çıkan bir özelliği var sonuçta.
Cevresindekileri harekete gecirmeye calismak en dogru sey olur, yaptigi davranis mantikli ama öyle konumdaki böylesine siradan bir kisi umut özelligiylede ön plana ciksa, bunu yapmasi/yapabilmesi mantiksizlik. Hadi onu gecelim, peki ya arkadaslarinin tepkisine ne demeli? Gercek hayatta nerde karsilastin/karsilastik böyle bir durumla? Kim sadece 2-3 cümleye tam anlamiyla kaybettigi yasam enerjisini geri kazanir? Isin bu kismi "Ben olayi aceleye getirdim, sizede bunu kabul etmek düser." demekten fazlasi degil. Bu durumda herkesin Naegi sayesinde degilde baska bir sekilde kendilerine gelmelerini beklerdim bu seriden. Birde tabi daha bölümün en basindan bi mantiksizlik var, ona gelecek olursak bu da monokuma ile yapilan anlasma. Bu sinif durusumasina inilmeden önce nasil anlasmislardilar? Gizemi bizimkiler cözmeyecek miydi Ama ya ne oldu Enoshima Junko acikladi her seyi ve bizimkilere de bunu kabul etmek düstü degil mi? Tek yaptiklari Soykiran'i uyandirmakti bu da her seyi kabul etmeleri icin yeterli oldu -_- Son bölümdeki mantik hatalari daha isin bu raddesinde basliyordu ^^ Sunu da demeden gecmeyeyim direkt ortama uyum saglayip bir yandan da isyan sloganlari atip Sherlock moduna gecti. Haklisin, devamli inkar ediyordu "Hayir~~ Bu böyle olamaz : (" diye ama bir yandan da tipis tipis arastirmasi gerekeni arastiriyordu. Sinif durusmalarina baktigimizda Naegi'nin dedektif olan Kirigiri'den bile daha fazla seyi ortaya cikardigini görüyoruz ; )