Garpla ilgili bilgiler açıklanmaya başladıkça bizim analizler de derinleşiyor haliyle. Artık Garp'a yüzeysel yaklaşmıyorum.
Eskiden sadece Hükümet Köpeği olarak değerlendiriyordum ama şimdi farklı açılardan bakıyorum.
Şimdi hayvanlar alemi üzerinden Garp'ı yorumlamaya çalışacağım.
Solda gördüğünüz hayvan, tüm heybetiyle bir Fil. OP ta bunun karşılığı Dünya Hükümeti oluyor. Karadaki en büyük canlı ile dünyanın en büyük organizasyonu.
Sağda gördüğünüz şey ise Fil Boku. OP taki karşılığı ise Denizciler oluyor. Dünya Hükümetinden doğan ve aradaki organik bağlantı inkar edilemeyecek bir yapı. Hükümet olmazsa Denizciler olmaz, Denizcilerin de Hükümete karşı çıkma imkanı doğal olarak yok. Aynı Fil ve Bok örneğinden yola çıkarsak Bok'un bir aklı yok. Onun kaderi Hükümetin bağırsağındaki yolu izleyerek nihayetinde yere düşmek.
Bu denklemde Garp ise tam olarak şu oluyor ;
Evet, Garp gerçek bir Bok Böceği.
Her tarafı Bok'a batmış olmasına rağmen ömrünü Bok'a harcıyor. Bok'u, Bok olarak görmüyor. Bok'a değer veriyor, Bok'u bir ev olarak görüyor, ona sahip çıkıyor, koruyor kolluyor. Garp'ın Denizcileri korumakla ilgili sözlerini bu çerçevede değerlendiriyorum.
Bok Böcekleri, yumurtalarını Bok'un içine yerleştiriyorlar. Garp'ın oğlunu, öz ve üvey torununu Denizci yapmaya çalışmasını bu çerçevede değerlendiriyorum. Bıraksa belki Dragon marangoz, Ace tuhafiyeci, Luffy de Goa sokak lezzetleri diye dükkan açacak, yok illa Denizci yapmaya çalışıyor ve 180 derece ters tepiyor. Torunların korsan olmasını bu şekilde değerlendiriyorum.
Garp'ın Bok Böceği'yle benzerliği sadece temsili değil, Bok Böceği dünyanın En Güçlü Hayvanları. Kendi ağırlığının 1141 kat fazlasını kaldırabiliyormuş, Garp'ın Luffylere fırlattığı gülleye bakıldığında fiziksel statlar yönünden açıkça benzer görünüyorlar.
Son olarak OP hikayesinin devamı için Luffy'nin rolünü de bu kapsamda değerlendirmek lazım ;
Luffy, temsili resimde görüldüğü üzere, Filin bağırsaklarını da, yerdeki Bok'u da, Garp'ın üzerindeki pisliği ve itibarını da temizleyecek kişi olacak gibi görünüyor.
Garp'a Hükümet Köpeği benzetmesi üzerinden bakacak olursak ;
Garp'a Hükümet Köpeği ancak kuduz Köpek olduğu için sahibini de arada ısırabiliyor denilebilir.
Başka bir açıdan ise ;
Hükümet = Köpeğin Sahibi
Denizciler = Köpek
Garp = Köpeğin üstündeki Pire
benzetmesi uygun görünüyor.
Garp, bir Pire olarak Köpeğin Sahibine bağlı değil, Sahibin dediklerini yapmak zorunda değil, o Köpeğe bağlı.
Köpeği evi bellemiş, ondan besleniyor, onun üstünde yaşıyor, ürüyor, hopluyor, zıplıyor, o yüzden köpeğe zarar gelsin istemez.
Ancak netice olarak Sahip, Köpeği ne yöne gönderirse Garp da köpekle birlikte o yöne gitmek zorunda. Sahip, Köpeğe saldır komutu verdiği zaman Köpek saldıracak, Garp saldırmayacak ancak Garp'ın ne Sahibe, ne de Köpeğe etki edebilecek bir pozisyonu yok.
Bir diğer açıdan bakarsak, Garp kimsenin umrunda değil, ne Sahibin umrunda, ne de Köpeğin umrunda. En fazla Köpeğe biraz kaşıntı verebilir, onun dışında hiçbir etkisi yok.
