Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

Kültür Sanatta Niçin Geriyiz?

yıllar yıllar önce benzer bir soru ercan isimli biri tarafından bir facebook grubunda da sorulmuştu. ercan, ''bu ülke neden gelişmiyor?'' diye sormuştu. o geldi aklıma bu konu başlığını tekrar görünce. hey gidi günler, yaşlandık iyice.
 
İnsan hayatı kullandığı dil etrafında algılar. Özellikle düşünce dünyası ana dil etrafında gelişir. Yani en azından bazı teoriler böyle diyor :D. Ana dil eğitiminde istediğimiz noktada değiliz. Yazılı ve sözlü kültür konusunda ileri gitmek istiyorsak ana dil eğitiminde daha başarılı olmak zorundayız.
Benim de beğendiğim bir teori. Meraklısı, Sapir-Whorf Hipotezi diye araştırabilir.
 
siteyi unutmuştum ki @kekomancer bu konuyu atmış bulundu, bu yorum için ona teşekkürü veya kallavi bi küfrü esirgemeyin. sanatta ileri-geri, aşağı-yukarı, derin-yalın olmanın ülkede neyi değiştireceğini bilmiyorum ve konuya sanatta geri olduğumuz varsayımını kabulle neden başlandığını anlamıyorum. konu dümdüz mesajla açılmış ne argümanı var ne de tartışmanın nereye gideceğini belirleyen bi sınırlandırması var. ileri gitmemiz gerektiği söylenmiş ama ilerlemenin neye hizmet etmesi gerek belli değil geri kalmışlığın nesi kötü anlatılmamış ama hak da verdim kısa ve öz tutmasına, daha sanat kısmına girerken aklımda 8 paragraf yazı birikti ama siliyorum şu an birazını. yani o yüzden şimdi bakınca iyi yapmış.

konu sınırlandırması demişken günümüzde her şey gibi sanat da böyledir, sonsuz içerik dünyası bi süre tüketildiğinde şişkinlik hissini gizleyen içerikler pompalar tükettikçe arzu mekanizmasını beslersin ama arkada bilinçaltı bunları nereye koycam ya diye çalışır durur bolca ilişkilendirir tasarruf için etiketler kıyallor atar. tüketici durup nefes alsa kendisine düşüneceği bi vakit yaratsa zihni arzu mekanizması yüzünden şişmeden edindiği bilgilerin hangi şekli alacağına kendisi karar verebilir fakat çok geç. artık bilinçaltından kademesini aşıp kaygıyı tetiklemiş arzu mekanizması bilince ulaşmıştır, bilinçliyken daha aptal olduğumuz için maks şuna karar veririz, madem sınırlandıramıyoruz sonsuza ulaşsın, anlamı genişlesin ve hepimiz sonsuzluklar evreninde sonsuzlukları kabul ederek yaşayalım.

konu başlığındaki tezat da ilgimi çekti. binlerce senede insanların çok boyutlu düşünmek için evrilmiş beyni kültür yüzünden 2 boyuta indirgenmiştir çağlar boyu toplumların boyundurukları altında bireylere dönüştürülmüşlerdir. kavram ve anlam karmaşasını çok boyutlu düşünme sanmamanızı rica ederim. insanlar belki yüzbinlerce senedir savaşıyor fakat ne zaman ki hayvancılık, tarım ve kültür şişmiş o zamandan sonra köleleşmişlerdir, standartlaştırıldıkça köleleşirsiniz. o yüzden birey olmanızı, başkasının özgürlüğünün bittiği yerde özgürlüğünüzün bittiğini kabul etmenizi, insanca yaşamak için sizi insan yapan şeyleri vermenizi isterler. eğitimin amacı hiçbirimizi yoluna göndermek değildir, yola sokmaktır(bi şairin dediği gibi yola çıkmak yoldan çıkmaktır), toplum içinde yaşayabilecek kadar olmanız yeterlidir. sanat "üretebilen" toplumlarda bireylere birazcık özgürlük tanır hani tek yol olmaz da belirlenmiş yollardan bi ağ seçersin oha ne kadar da aykırı falan oradan ilerlersin ve o da finansal düzenin sanata sınırlandırmasının kazançlı olmaması yüzündendir. modern sanatın saçmalama sebebi hem bu progresif toplum ahlakı hem de tüketicinin zaten bi boktan çakmamasıdır.

sanatta ilerlemeyi geçtim sanat üretmenin standartlaştığı ki bu standartlaşmanın da çığırından çıkmak olduğu çağda buna toplum bilinci geliştirmek için sanatta ilerlemeliyiz diye bakıyorsak bu naiflik kimin eseridir be abim be ablam. sanat sanat içindir, toplum için yaparsan ona ticaret denir sadece finansal değil elbette zihinsel de olur ama o zaman bilinçlenme değil propaganda olur ki zaten binlerce senedir bu oluyor. bilinçlenme çaba gerektirir ve toplumun insanlığını yitirmiş hiçbi bireyi çaba harcayarak ona katkı sağlamayacak bu bilinçlenme denen şeye yatırım yapmaz. duygusal yatırımı olabilir, etkilendiğin eserler olabilir ama bu yine arzu-haz tüketimidir bireyi gerçekten değiştiren çok az şey vardır sanattan etkilenmek bunlardan biri değildir ve evet bu bi genellemedir her şeyi kapsamasa da çoğu şeyi kapsar.

aklıma geldi, türk bi abi vardı adını hatırlayamadım kendi atölyesinde ahşap oymalar yapıyordu. bi tane yüz oymuş kuru odundan ama içinde tahta kurdu var, eserin adı da kanserdi yanlış hatırlamıyorsam. bu tam bizim halka hitap edecek seviyede bi eser değil bi fikir mesela, basit, anlaşılması zor değil, ekstra çok fazla anlam üretmene gerek yok, lineer, sebep-sonuç karışmamış deterministik. bi de örüntü aramayı kronik bi sorun haline getirmişler vardır ki onlar hebadır yazıktır. tabi sanatı konsept olarak sonsuz yoruma açık görenleri tenzih ederim ikisi farklı şeylerdir. sanattan ilerleme ile bişey elde edilmez sanat zaten elde edilmiş olan şeydir hayırlı forumlar güle güle
 
sanatta ilerlemeyi geçtim sanat üretmenin standartlaştığı ki bu standartlaşmanın da çığırından çıkmak olduğu çağda buna toplum bilinci geliştirmek için sanatta ilerlemeliyiz diye bakıyorsak bu naiflik kimin eseridir be abim be ablam. sanat sanat içindir, toplum için yaparsan ona ticaret denir sadece finansal değil elbette zihinsel de olur ama o zaman bilinçlenme değil propaganda olur ki zaten binlerce senedir bu oluyor.
Sanatı sanat için yapacaklar evinde babannesine yapadursun ya. Sanatı toplumdan soyutlayanlar da yine üretim araçlarına erişimi olan şerrolar.
Yükselen işçi ve öğrenci hareketleri, öncü sinemacıların katkısıyla 68de Cannes durdurdu. O günlerden bizlere ulaşan, rahmetli Godard 'ın harika beyanını paylaşayım hatta.
"Ben size öğrenciler ve işçilerle dayanışma diyorum, siz bana kamera açıları ve yakın çekimden bahsediyorsunuz??! Hepiniz aptalsınız!!"
 
Sanatı sanat için yapacaklar evinde babannesine yapadursun ya. Sanatı toplumdan soyutlayanlar da yine üretim araçlarına erişimi olan şerrolar.
Yükselen işçi ve öğrenci hareketleri, öncü sinemacıların katkısıyla 68de Cannes durdurdu. O günlerden bizlere ulaşan, rahmetli Godard 'ın harika beyanını paylaşayım hatta.
"Ben size öğrenciler ve işçilerle dayanışma diyorum, siz bana kamera açıları ve yakın çekimden bahsediyorsunuz??! Hepiniz aptalsınız!!"
eskiden beri köleler gerek günlük olaylarla eğlenmek gerek vergilerden çemkirmek için gölge oyunu yapard, kukla oynatırdı sonra da sinemaya girişmişler işte, çağa ayak uydurmaları hoş ama üretim araçlarına erişimleri olmadığını söylemek de ne bileyim çok derdo solcu söylemi değil mi be. sanatı sanattan koparıp ekmek gibi bölüp paylaştırmaya çalışmak anca ağza bal çalmak göze biber gazı yemekle eşdeğer.

sanatın kimsenin arzusunu yerine getirmesine ihtiyacı yoktur, beklentilerini karşılaması gerekmez, kimsenin donuk hayatına anlam ve hareket katmasına da ihtiyacı yoktur ki bunlar bireyin ihtiyaçlarıdır sanatın değil. bireyin gözünde sanatın onu değiştirmesine, zaten gözü önündeki şeyleri anlatmasına ihtiyacı vardır, yaralarını sarmasına, hep birlikteyiz dimi lan kaygısını gidermesine ihtiyacı vardır, ama insanın sanattan böyle bi beklentisi de çıkarı da yoktur zaten insan birey farkı da böyle bişi. sen elmayı seviyorsun diye sevgili birey, elma da seni sevmek zorunda değil
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 1)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık