Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

[Analiz] Denizin Şövalyesi Jinbe

Merhabalar Korsanfan Ahalisi. Sitedeki Karakter Analiz başlıklarının çok az olduğunu fark ettim ve ben de kendimce bir şeyler katmaya karar verdim. Adamakıllı bir yazı hazırlamayalı 4 yıl olduğu için şu anda bu işi becerip beceremeyeceğimden emin değilim; ama başlangıcı da basit bir karakterle yapmak istemedim, o nedenle Denizin Şövalyesi Jinbe’de karar kıldım. İyi okumalar.

Jinbe, Shichibukai'den biri olmak için Doğu Mavi'ye bazı canavarlar saldı.
O zamanlar Asil Shichibukai’nin bir üyesi olan bu balıkadamın ismi ilk olarak 69. Sayıda Yosaku tarafından telaffuz edildi. Yosaku, Jinbe’nin Yedi Savaş Lordu’ndan biri olmak için Arlong’u Doğu Mavi’ye saldığını söyledi. Tabi bunu duyunca Jinbe gözümüzde pek iyi bir intiba bırakamadı. Yosaku bunu söylemekle yetinmeyip Arlong’u da Jinbe ile denk tutarak gözümüzü epeyce korkuttu. Sonradan Grand Line’ın korkunçluğu gözlerimizin önüne serildiğinde Jinbe’nin gücü hakkında ciddi şüpheler oluştu, pek çok okur Arlong gücünde birinin Asil Shichibukai’ye dahil olamayacağını düşünmeye başladı.

Kalbim... Bu bozulmuş adaletten ötürü parçalanıyor!!!
Impel Down Arc’a geldiğimizde Domino, Shichibukai Jinbe’nin orada tutulduğunu söyledi. Yedi Lort’tan biri nasıl olur da oraya hapsedilirdi? İyiden iyiye kafamız karışmışken 528. sayıda sonunda Jinbe’yi görme şerefine nail olabildik. Ace’in hücre arkadaşı olmuştu. Karşımızda heybetli bir balıkadam duruyordu. Balina köpekbalığı genleri taşıması ve Dünya Hükumeti adına çalışmaya başlamadan önce başına konan ödülün 250 milyon belly olması gücü hakkında ufak fikirler veriyordu. Daha da önemlisi Ace’le oldukça sıkı fıkı gibilerdi ve ağzından şu sözler dökülüyordu: “Bu savaşı durdurabilmek için hayatımı dahi seve seve verirdim.” Bu adam Yosaku’nun sözlerinin aksine bildiğin iyi biriydi yahu.

- Şu andan itibaren bu ada benim bölgem!
- O günü yaşadığım sürece unutmayacağım...!

- Balıkadam Karate... Arabesk Kiremit Yumruğu!!!
Bir sonraki sayıda Ace ile koyu muhabbetleri devam etti. Jinbe’nin Balıkadam Adası’nı koruması altına aldığı için Beyazsakal’a büyük bir minnet borcu olduğunu öğrendik. Tek bir sözüyle adasının korsan belasından kurtulmasını sağlayan bu adama karşı savaşmayı sonuna kadar reddedip Impel Down’a tıkılmıştı, hatta oradan çıkıp savaşta Beyazsakal’ın yanında yer almak için can atıyordu. Bu nedenle Luffy ve ekibi Seviye 6’ya ulaştığında kendisini yanlarına almaları için yalvarmaktan çekinmedi. Diğer tutsakların sözlerine hiç kulak asmayan Luffy’nin Jinbe’ye çabucak güvenmesi de gözlerden kaçmadı. Serbest bırakıldıktan sonra Jinbe, Impel Down görevlilerinin karşısında bize Balıkadam Karate’den ufak resitaller sundu. Düşmanlarına dokunmadan vurmasını sağlayan Arabesk Kiremit Yumruğu tam manasıyla büyüleyiciydi, daha önce Arlong ve dostlarından buna benzer bir teknik görmemiştik. Savaş gemisi ele geçirme görevini üstlendiğinde hepsinin bununla sınırlı olmadığını anladık, Jinbe’nin gücü suyun içinde daha muazzam bir hal alıyordu.

Dur Luffy-kun!!! Yeter artık!!!
Şimdi zamanı değil!!! Biraz sabret!!!
Şu andaki önceliğimizi düşün!!!

Bu bir balina köpekbalığı sürüsü!!
Onları Jinbe çağırmış!!
Jinbe sağduyulu yönünü ilk kez Luffy Teach ile anlamsız bir dövüşe tutuştuğunda gösterdi. Daha sonra bu aklıselim kişiliği defalarca Luffy’nin başını beladan kurtaracaktı. Jinbe, her ne kadar dostlarını geride bırakmaktan hoşlanmayan bir yapıya sahip olsa da mantıklı kararlar verebilmekteydi. Bentham, Adalet Kapısı’nı açmak adına Impel Down’da kalacağını söylediğinde ona karşı çıkmadı, çünkü diğerlerinin kurtulabilmesi için başka çare olmadığının farkındaydı. 547. sayıda Jinbe’nin ilginç bir özelliğine daha şahit olduk. Genetik bağı olduğu balina köpekbalıklarını çağırarak Impel Down kaçaklarını Grand Line’ın azgın sularında kaybolup gitmekten kurtardı. Her alanda sorumluluk alan bir balıkadam olduğunu ele geçirdikleri savaş gemisinin dümenine geçerek bir kez daha gösterdi.

Heh... Heh...
Heh... Heh...
(Nefes alıp verme efekti)
Bizimkiler Marineford’a doğru hızla yol alırken gözler Marineford’dakilerdeydi. Sengoku, tüm dünyada yankı uyandıran o açıklamayı yaptı, Ace’in babası Gol D. Roger’ın ta kendisiydi! Ardından Beyazsakal Korsanları oraya teşrif etti ve Ace’in korsanlık hayatı gözlerinin önünden birer birer geçmeye başladı. Burada ufak da olsa Jinbe’nin bir rolü daha bulunuyordu. Impel Down’daki muhabbetlerinde ima ettikleri gibi Ace ile Jinbe geçmişte gerçekten de karşı karşıya gelmişlerdi ve beş gün süren dövüşleri her ikisinin de bitkin düşmesi sebebiyle sonuçsuz kalmıştı. İşte o zaman anladık ki bu adamda 250 Milyon Belly’den fazlası vardı, Luffy ve diğer süpernovalardan tamamen apayrı bir seviyedeydi.

Köpekbalığı Kiremit Yumruğu!!!
Nihayetine Marineford’a varıldığında savaş çoktan başlamıştı. Her ne kadar ortadaki en büyüklerin mücadelesi olsa da Jinbe’nin burada silinip gideceğini düşünmek ahmaklık olurdu. Savaştaki ilk önemli hamlesi zombilerini deniz suyuyla etkisiz hale getirdikten sonra Gekko Moriah’yı tek yumrukla devirmek oldu. Görünüşe göre Ace ile dövüştükten sonra aradan geçen yıllar Jinbe’nin gücünden bir şey kaybettirmemişti. Daha sonra Beyazsakal Luffy’yi Ivankov ve onun kollarına bıraktığında Jinbe, Luffy’yi Ivankov’a emanet etti ve savaşa dönmeden önce sarf ettiği sözlerle niyetini açıkça ortaya koydu. “Buranın benim mezarım olmak için mükemmel bir yer olduğuna karar verdim!”
Bu sözlerinden sonra denizcilere karşı kahramanca mücadele vermeye devam etti ve savaşın en önemli kırılma noktalarından birinde tekrar sahne aldı. Sakazuki’nin magma yumruğu Portgas D. Ace’in gövdesini delip geçmişti. Artık Ace için her şey çok geçti, ama yine de Jinbe, Sakazuki’nin Ace’e son darbeyi indirmesine göz yumamadı ve avucuyla Sakazuki’nin devasa magma yumruğunu kavradı. Kolu boydan boya yansa da bir adım bile geri çekilmedi, Sakazuki’nin gözdağı verme çabalarınaysa şöyle cevap verdi: “Vücudum parçalara ayrılsa bile seni bir süreliğine durdurabilirsem bu bana yeter! Kendi yaşamıma hiçbir zaman değer vermedim!!!” Neyse ki yaşamını feda etmesine gerek kalmadan Marco ve Vista olaya el attılar. Ace’in ölüm anı gelip çattığında diğerleri gibi Jinbe de gözyaşlarına hakim olamadı, ama kendini çabucak toparlayarak Luffy’yi Sakazuki’nin elinden kaçırmak için harekete geçti. Luffy’yi güvenli bir gemiye bindirmeye çalışırken gördük ki Ace, eğer kendisi ölürse Jinbe’den Luffy’yi korumasını istemiş; fakat Jinbe korsanlar dünyasında saygı duymadığı birine yardım eli uzatmayacağını söylemiş. Jinbe’nin bu radikal cevabı sebebiyle dostu Ace’in son isteğini reddetmiş gibi gözüktüğü için duyduğu pişmanlık yüzünden okunmaktaydı.


Şu anda çok acı veriyor olabilir Luffy!
Ama bunu bastırmalısın!!!
Yalnızca kaybettiğin şeyleri düşünme!!!
Jinbe, tüm çabalarına rağmen Sakazuki’den kaçamadı ve Luffy’yi korumak adına son çare olarak kendi bedenini ortaya koydu. Yine de Sakazuki’nin magma yumruğu onun bedenini delip geçti ve Luffy’nin karnında kalıcı bir yara bıraktı. Jinbe, böylesine bir darbeden sonra bile bilincini yitirmeyerek ne kadar dayanıklı olduğunu daha net bir şekilde anlamamızı sağladı. Amazon Lily’ye varıldığında Jinbe yine sorumluluktan kaçmadı ve Luffy ile ilgilendi. Bu sefer zekasını konuşturup Ace’in ona Impel Down’dayken anlattıklarından yola çıkarak Luffy’nin tayfasını hatırlamasını sağladı ve bu sayede onu hayata tutundurabildi. Bundan bir süre sonra oradakilerle vedalaşıp Balıkadam Adası’na doğru yola çıktı. Bu, Jinbe’yi zaman atlamasından önce son görüşümüzdü.

Ama sizin ideallerinizi hiç kimse unutmadı!
Kraliçe Otohime...!!!
Aradan 2 yıl geçti ve Hasır Şapka Korsanları sonunda Balıkadam Adası’na varmayı başardı. Oraya varınca gözlerimiz direk Jinbe’yi aradı, ama Oda biraz gizem yaratmak istediğinden olsa gerek ilk başlarda Jinbe’yi göstermeyip Ryuugu Krallığı’nın prensleri vasıtasıyla ondan iki mesaj iletti. Bunlar “Hody ile dövüşme” Ve “Deniz Ormanı’nda seni bekliyor olacağım” şeklindeydi. Mesajlar üzerine yoğunlaşmadan önce hiç şüphesiz hepimizin dikkatini çeken bir şey vardı, Jinbe’nin mesajını iletmek için Luffy’yi görmeye gelen kişiler Balıkadam Adası’nın prensleriydi! Bu demek oluyordu ki Jinbe’nin adada inanılmaz bir nüfuzu var. Neyse efendim, Jinbe 615. sayıda kendini gösterdi ve nihayet 619. sayıda da bizimkilerle bir araya geldi. İşte buradan itibaren olaylar ciddi bir hal almaya başladı. Jinbe, Arlong’u Doğu Mavi’ye saldığını itiraf etti. Tabi ki bunun için bir gerekçesi vardı; ama bunu öğrenmemiz biraz uzun sürecekti, zira her şeyi mantıklı bir çerçeveye oturtabilmek için Balıkadam Adası’nın yakın tarihini öğrenmemiz gerekiyordu.

Ryuugu Krallığı Neptune Ordusu Askeri Jinbe (Yaş: 30) (Balina köpekbalığı balıkadam)

Shahaha!! Bu çok vahşice!
Yenilmez taarruz!!
Güneş Korsanları saldırılarına devam ediyor.
Günümüzden 15 yıl öncesine dönüldü ve yeni bir hikaye yazılmaya başlandı. Burada Jinbe’yi ilk olarak Balıkadam Adası’nda kanunsuzların toplanma bölgesi olan Balıkadam Bölgesi’nin bağrından kopup Ryuugu Krallığı’nda görev yapmaya başlamış bir asker olarak gördük. Ardından maceraperest Fisher Tiger, adaya geri döndü ve işler değişti. Arlong ve diğerleriyle beraber Fisher Tiger önderliğindeki Güneş Korsanları’nı kurup Grand Line’da terör estirmeye başlamaları fazla uzun sürmedi. 15 yıl önce Jinbe’nin şu anki babacan tavırlarından eser yoktu, yediği dayaktan ötürü kendinden geçen denizcilere tüm nefretiyle vurmaya devam eden bir canavar vardı ortada! Görünüş olarak da emolardan farkı yoktu. Fakat nam-ı diğer “Aniki” Tiger’ın yanında yer aldıkça Jinbe’nin yavaş yavaş daha merhametli bir adama dönüşmeye başladığına şahit olduk.

Özür dilerim...!! Özür dilerim...!!
Ne yapıyorsun...?
Özür dilerim.
Hey... Burnun kanıyor...
3 yıl sonra Koala gemiye bindiğinde ona ilk şefkat gösteren kişi Jinbe’ydi. Daha sonra yaşanan vahim olaylar silsilesi sonucu Fisher Tiger hayata gözlerini yumdu. Tiger öldükten sonra da onun öğretileri doğrultusunda Güneş Korsanları’nı yönetmeye başladı. Öte yandan Arlong, Fisher Tiger’ın intikamını almak amacıyla malum adaya geri dönmüş ve Koramiral Borsalino tarafından yakalanıp Impel Down’a hapsedilmişti.

Savaş için hazırlanın!!!
Kimseyi öldürmek yok!!!
Gel zaman git zaman Güneş Korsanları’nın tehdit seviyeleri giderek arttı ve Patron Jinbe’nin başına konan ödül 250 milyon bellyye dayandı. Dünya Hükumeti’nden Jinbe’ye Shichibukai’den biri olma teklifi de gecikmedi. Jinbe, bu teklifi mantık süzgecinden geçirdi ve hem kaçak köle arkadaşlarının daha rahat bir yaşam sürebilmesi için hem de bu adımın tüm Balıkadam Adası adına ileriye dönük bir hamle olabileceği için denizlerin yedi savaş lordundan biri olmayı kabul etti. Tabi bu vesileyle Arlong serbest bırakıldı ve nefretini yaymak için Doğu Mavi’ye doğru yola çıktı.

Minnettarım...!!!

Jinbe!! O tayfamı esir aldı!!
Eğer bir şeyler yapmazsam sadece arkadaşlarım değil, herkes zarar görecek.
Gidiyorum!! Eğer beni durdurmak istiyorsan...
dene bakalım!!!

Seninle omuz omuza dövüştük, işlerin bu hale geleceğini düşünmemiştim...
Gerçi o adamın kardeşi olduğunu düşününce...
Madem durmaya niyetin yok, o zaman yapılacak şey belli...!!
Jinbe, Kraliçe Otohime’nin başına gelenleri de anlattıktan sonra günümüze dönebildik. Her şey için hayatını vermeye pek meraklı dostumuz Jinbe, Nami’nin önüne yine değersiz canını serdi. Nami de onu affedince olay tatlıya bağlandı. Tüm bunlar olurken Hody Jones, Ryuugu Sarayı’nı ele geçirmiş, tüm adaya dehşet saçmaktaydı! Zoro, Usopp ve Brook’u da esir almıştı. Luffy tayfasına zarar veren bu adama gününü göstermek için can atarken Jinbe bir insanın Hody’yi dövmesinin Balıkadam Adası’na getireceği sonuçlardan ötürü kaygılıydı. İşbu sebeple sırt sırta mücadele vermiş bu iki dost ilk kez birbirlerine ters düşüyorlardı.

...kendi "su mermisi" ile!!! Bu herif de bir canavar!!!
O gücü nasıl elde ettin bilmiyorum, ama Balıkadam Karate’n benimkinin yanında çok amatörce kalıyor.
Neyse ki Jinbe’nin aklında güzel bir plan vardı ve bu plana göre Luffy hem Hody’yi istediği kadar dövebilecek hem de balıkadamlar üzerinde kötü bir intiba bırakmayacaktı. Herkes rolünü oynadı ve plan başarıya ulaştı. Sırada şov zamanı vardı! Luffy ortaya bir Haoshoku Haki patlattı ve ardından sıcak temas başladı. Hody fırsattan istifade su mermisi tekniğiyle Shirahoshi’yi vurmaya çalışınca Jinbe’den ömrünün ayarını yedi desek yeridir. “O gücü nasıl elde ettin bilmiyorum, ama Balıkadam Karate’n benimkinin yanında çok amatörce kalıyor.” Bu sırada etraftaki balıkadamlardan birinden Shichibukai koltuğundan ayrıldıktan sonra Jinbe’nin başına 400 milyon bellynin üzerinde bir ödül konduğunu işittik. Böylesine korkunç biri için az bile, değil mi?

Döner tekme!!!!
Sonrasında bizimki Dev Kaplan Balon Balığı Wadatsumi ile biraz eğlendi ve savaş pek uzamadan sona erdi. Fakat Luffy ağır bir şekilde yaralanmıştı ve kan kaybediyordu! Jinbe, Balıkadam Adası’nda uzun yıllardır yürürlükte olan insanlara kan vermeme yasasını şu sözleriyle çiğneyip Luffy’ye kanını verdi: Ben bir korsanım…
Bir süre sonra Luffy kendine geldi ve beklenen teklifi dile getirdi. “Jinbe, nakamam ol!” Jinbe, halletmesi gereken işler olduğunu söyleyip bu teklifi erteledi. İleride Jinbe’yi Hasır Şapka Korsanları’nın bir üyesi olarak görebilecek miyiz bakalım. Umarım kendisini trajik bir ölüm beklemiyordur.

Hasır Şapka Korsanları Balıkadam Adası’ndan ayrılmadan önce Jinbe’nin Neptune’le baş başa yaptığı konuşma da şüphesiz ki Jinbe üzerine önemli fikirler elde etmemizi sağladı. Öğrendik ki Güneş Korsanları, Charlotte Linlin’in himayesi altına girmiş ve bu sayede Balıkadam Adası’nı koruma altına alabilmişler. Burada Jinbe patronunun kim olduğu konusunda pek seçici olmadığını belirtti. Shichibukai’den biri olmayı kabul etmesinden bunu öngörebilirdik sanırım. Görünüşe göre Jinbe yine çoğunluğun iyiliğini düşünerek bir karara varmış. Yine de bu kararından ötürü pek mutlu değil gibi, zira Big Mom Korsanları ile bağını koparmayı düşündüğünü görüyoruz. Sağduyulu bir kişiliği olan Jinbe’nin dostu Luffy’ye bu denli güvenmesi hem hepimizi şaşırttı hem de bir kez daha “adammışsın Jinbe” dedirtti.
Jinbe’yi son görüşümüzse Caribou’nun kapak hikayesinde oldu. Balıkadam Adası’nda yaptığı haylazlıklara devam eden Caribou bu sefer de Jinbe’den tek yedi ve G-5 denizcilerinin şefkatli kollarına teslim edildi.

Evet arkadaşlar, yazım burada sona eriyor. İlk kez bir karakter analizi hazırlıyorum, o nedenle ne derece beğenileceğinden emin değilim. Lütfen yazıda eksik, yanlış, sıkıcı, kötü ve gereksiz gördüğünüz yönleri belirtin ki sizin görüşlerinizi göz önünde bulundurarak ilerideki yazılarımı daha iyi yapabileyim. Bir de biraz kısa olduğunun farkındayım, bu konuda da düşünceleriniz belirtirseniz sevinirim. Ona göre daha sonraki yazılarımın uzunluğunu ayarlarım. Buraya kadar okuyan herkese de çok teşekkür ederim.

Bazı Konularım:
(Analiz ve Teori) Dr. Vegapunk Üzerine
Karakterlerin Güç Seviyeleri
En İyi Tasarlanmış Karakterler
(Teori) Miras Alınan İrade, "One Piece"
 
jinbei candır :) Tayfaya katılmasını dört gözle bekliyorum.(inş. sorun olmazda sağ salim katılır.)

Konu için teşekürler.
 
Eline sağlık öncelikle.Yazın bir paragraf bir resim şeklinde olmuş.Güzel düşünmüşsün.Resimleri sayfa sayfa değilde kareler şeklinde koyman iyi olmuş.
Jinbe hakkındaki görüşlerime gelince,
2 yıl sonraki Luffy dahi Jinbe ile zıtlaştığında ona denk güçte çizildi.Daha öncesinde 2 shichibukai ve 1 shichibukai seviyesinde adam almış Luffy, 2 yıllık bir arada Rayleigh'ten 3 hakiyi öğrenmesine rağmen Jinbe'ye üstünlük kuramıyor.Dövüş büyümedi ancak Oda Luffy'i Jinbe'ye denk çizdi.
Jinbe bunun yanı sıra Moria'ya tek attı.Magmayı avuçladı.Sakazuki'den aldığı yaralara rağmen kendini çabuk toparladı.550 milyonluk Ace ile busoshokusu olmamasına rağmen 5 gün denk dövüşmüş ve dövüşleri berabere bitmiş.
Jinbe 400 milyondan fazlasını hakeden birisi.Bunda hepimiz hemfikirizdir sanırım.
Karakterine gelince,
Serideki en onurlu karakterlerden birisi diyebiliriz.Dostu Ace Luffy'i korumasını istediğinde saygı duymadığı birisini korumayacağını belirtmişti ancak Luffy'de ki o azmi görünce Luffy'i en çok koruyan kişi Jinbe oldu.Savaşta Sengoku'ya shichibukai rütbesini alında bir tarafınıza...' dedi.(Benim okuduğum çeviride böyleydi).Balıkadamların o kadar ezilmesine rağmen insanlara kin ve nefret beslemiyordu.Balıkadamlar insanlara kan vermeselerde o Luffy'e kan verdi.Balıkadamların sürekli ezilmesine rağmen Jinbe Nami'ye karşı üzgün gözüküyordu.Neyse kısa keselim.
Jinbe'nin serideki konumuna bakarsak mutlaka bizim tayfayla yolu kesişecektir.Luffy'nin korsanlar kralı olabilmesi için müttefiklere ihtiyacı var.Tabi bu müttefiklerden biriside Jinbe olacaktır.
 
Ya şu saçma kıyasları yapmasanız olmaz değil mi? Luffy ile denk mi çizildi? Yoksa Luffy Jinbe'ye ölümüne saldırmadığından mı? Hakiyle bile saldırmıyordu Jinbe'ye Gelmiş denk diyorlar hala.
Jinbe'de Luffy'e ölümüne saldırmadı değil mi?Bu iki karakter arasında küçük bir arbede yaşandı ve bu ikisi denk geldiler.
Luffy Ace'e denk mi tartışılırken Jinbe Ace'e denk dövüşüyor.Luffy'e şuanda bana göre denk birisi.Sana göre olmayabilir.
Seninle tartışma niyetim yok, yoksa tartışma alıp başını gider.
Her önüne gelen şeye saçma deme.Forum kurallarına bir göz atsan iyi olur.
 
Chinjao'yu küçümseyip Luffy'e denk olamaz diyen kişi burada Jinbe Luffy'e denk diyor. Luffy elini siyahlaştırmamıştı bile üstelik gerçek gücünü göstermediği belli. Jinbei'nin gerçek gücünü biliyoruz sonuçta. Ama Luffy'nin hala gerçek gücünü görmedik. Adam Dof'u indirecek muhtemelen sen hala Jinbei diyorsun.
Mesajlarına ''sen şunu demiş kişisin'' diye başlama istersen.Daha öncede böyle başladığını gördüm.Yorumunu yapmadan karşındaki kişiyi yermeye çalışıyorsun.Şu sürekli tartışma modundan da çık artık.

Luffy bu arc Dofly'i alacak ama nasıl alacak?Power-up dediğimiz olay var.Chinjao-Burgess-Diamante-Doflamingo şeklinde olacak herhalde.Direk gidip Dofly'nin ümüğünü sıkmayacak.Eğer öyle olursa hak veririm sana emin ol.
 
hocam normalde her yazıyı okurum ama şu mangaların ingilizcesini paylaşıyorsunuz ya sanki herkes 4 dil biliyomuş gibi
herkesi kendiniz gibi bilgili sanmayın cahil insanlarda var türkçelerini yazın bizde okuyalım
 
hocam normalde her yazıyı okurum ama şu mangaların ingilizcesini paylaşıyorsunuz ya sanki herkes 4 dil biliyomuş gibi
herkesi kendiniz gibi bilgili sanmayın cahil insanlarda var türkçelerini yazın bizde okuyalım
Aslında resimlerde yazıda bahsettiklerimin dışında bir şey yok, hatta o resimlere bakmadan bile yazı okunabilir; ama madem böyle bir isteğin var, yarım saat içinde resimlerin altına baloncuklarda geçen diyalogları Türkçe'ye çevirip ekleyeceğim.
Edit: Ekledim Türkçe açıklamaları.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 1)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık