Tüm seçkiye hakim olduğumu iddia edemesem de yorumlayabilecek oranda izledim bu yılın adaylarını. Bir zamanlar ilgim
şu seviyedeydi, ondan eser yok tabii artık.
Sağlıklı değerlendirme yapmayı en çok zorlaştıran handikap, 1917'yi henüz izleyememiş olmak. Bugün de kontrol ettim de screener'ları falan hala yok sanırım malum ortamlarda.
En İyi Film
The Irishman, Marriage Story, Jojo Rabbit, Once Upon a Time in Hollywood, Joker ve Parasite'ı izledim. Ford v Ferrari, 1917 ve Little Women'ı izlemedim.
Burada öne çıkan adaylar Once Upon a Time in Hollywood, 1917 ve Parasite gibi duruyor. Bunların ardından da The Irishman ve Joker geliyor. Benim burada gönlüm Parasite'tan yana. The Irishman ve Jojo Rabbit'i de çok sevdim ama Parasite yalnızca 2019'un değil geçtiğimiz on yılın en iyi filmi belki de. Çoğu kişinin aksine kazanma ihtimalini de kuvvetli görüyorum, bu kategoride oylama diğer kategorilerin aksine preferential sistem üzerinden gerçekleşiyor çünkü. Yani tek bir filme oy atmak yerine filmleri sevme ölçütünüze göre sıralıyorsunuz. Daha sonrasında yine birincilik oyları üzerinden ilerleyen fakat elemeli kademelerden oluşan değişik bir sayım işliyor, yani birinci sıraya koyduğunuz filmin oranı düşükse elendiğinde daha sonraki aşamada ikinci sıranızdaki film asıl oyunuz gibi sayılıyor falan filan...
Bu sistem haliyle insanları ikiye bölen, kiminin çok sevip kiminin hiç sevmediği filmlerden ziyade herkesin belirli ölçüde beğenisini kazanmış filmlerin şansını arttırıyor, Parasite da böyle bir film. Umut var yani.
En İyi Yönetmen
Bu da çok belirsiz bir kategori. İlginç bir şekilde çoğu yılda en iyi film ve en iyi yönetmen ödülleri farklı filmlere gidiyor. Burada da örneğin Once Upon a Time in Hollywood veya Parasite'ın en iyi filmi aldığı bir senaryoda Sam Mendes'in (1917) en iyi yönetmen ödülünü kucaklaması mümkün, ben de bahsimi bunun üzerine yatırıyorum. Aslında kariyerinin bu noktasında Martin Scorsese'nin bir ödülle daha uğurlanması fikri kulağa hoş geliyor, çok uzak bir hayal de sayılmaz.
En İyi Erkek Oyuncu
Joaquin Phoenix alıp götürecek bunu, daha önce alamamış olması ayıp zaten. Onun ardından Adam Driver'ın çok küçük de olsa bir şansı var, gerisinin yok.
Kendi beğenime gelecek olursam Joaquin Phoenix ile Adam Driver benim de bu yılki favorilerim oldular. Yalnız bu kategori çok kalabalıktı bu kez, adaylık listesinin dışarısında kalan çok önemli performanslar da var. Robert De Niro (The Irishman), Adam Sandler (Uncut Gems), Eddie Murphy (Dolemite is My Name), Taron Egerton (Rocketman) ve Christian Bale (Ford v Ferrari) ilk beşe giremediler. De Niro'nun bir adaylık daha almasını çok istiyordum, ona üzüldüm. Ödüle uzanacak bir performans değildi belki ama Jonathan Pryce'dan (The Two Popes) da iyiydi be. Bu arada Antonio Banderas'ın çok iyi olduğu söyleniyor ama Pain & Glory'yi izlemedim.
En İyi Kadın Oyuncu
Bu kategoride yalnızca Scarlett Johansson'u izledim, o yüzden kim almalı çok bir fikrim yok ama galip belli zaten. Renee Zellweger bu sezonki tüm ödülleri süpürdü, Oscar'ı da alacaktır.
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu
Ustalar burada toplanmış. Bu ödül de çok yüksek ihtimalle Brad Pitt'in. Al Pacino ve Joe Pesci de aslında çok güzel performanslar çıkardılar fakat bu kategoride en iyi filmdeki gibi preferential sistem yok, tek bir adaya oy veriliyor. Bu yüzden The Irishman'i sevenlerin oyları iki isim arasında bölünecektir, bu da her ikisinin de şanslarını azaltan bir durum. Willem Dafoe (The Lighthouse) aday gösterilmediği için çok eleştiri geldi ama Anthony Hopkins ve Tom Hanks de çok iyiler aslında, çoğu kişi onları izlemeidğinden yargılıyor diye düşünüyorum. Özellikle Tom Hanks canlandırdığı karaktere (Fred Rogers) çok iyi bürünmüş, bu Rogers amcamızın birkaç videosunu izleyince emin oldum.
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu
Bu kategori kimi seneler çok boş kalıyor be, iddialı performans hiç olmuyor ve genelde o yılın iddialı filmlerinde bu kriterlere uygun kimler varsa dolduruluyor, bir de üstüne Meryl Streep konduruluyor. Streep'in bu sene olmaması şaşırtıcı. Şimdi ödülü alacak olan Laura Dern, tüm işaretler onu gösteriyor, ama Allah aşkına Marriage Story'de neyini gördük de böyle bir konsensu oluştu ya? Resmen kariyerine hürmeten dağıtılıyor, birkaç yıl önce çok daha iyi oynadığı Wild filmindeki performansına verseydiniz ya madem. O yıl da Laura Dern yerine Boyhood'da üç saat boyunca "ulan bu kadın niye bu kadar kötü oynuyor" diyerek izlediğim Patricia Arquette'e verilmesi ayrı bir saçmalıktı.
En İyi Uyarlama/Özgün Senaryo
Uyarlama Senaryo ödülü net The Irishman'in hakkı, başkasına gitmesini düşünemiyorum bile. Özgün Senaryo içinse gelenek yine bozulmayacak, Tarantino yönetmen ödülü alamayıp senaryo ödülü alacak diye düşünüyorum. Parasite'ın da şansı var burada.
En İyi Sinematografi (Görüntü Yönetimi)
Joker ve The Lighthouse bu konuda çok iyilerdi. Özellikle Joker, koskoca filmde bir tane sıkıcı shot yoktu yahu. Tüm zamanlar listelerinde adı geçebilecek düzeyde bana kalırsa. Yine de henüz izleyememiş olduğumuz 1917'nin bu konuda çok iddialı olduğu söyleniyor, sanki o alacak gibi.
En İyi Kurgu
The Irishman, nonlineer kurguya sahip Scorsese filmleri içinden iskeleti en iyi oturtulan olmuş bence. Thelma teyzeme oradan bir heykelcik daha rica edeceğim.
En İyi Prodüksiyon Tasarımı (Sanat Yönetimi)
İzlediğim dört adayı da bu anlamda çok beğendim ben: Once Upon a Time in Hollywood, The Irishman, Jojo Rabbit ve Parasite. Yalnızca Jojo Rabbit'te çok daha özgün ve pratik bir şeyler yapılabilirmiş gibi geldi, işlediği konu ve tema itibariyle potansiyelinin biraz daha aşağısında kalmış yani. Parasite, set ile hikayenin tamamen bütünleştiği çok özel bir örnek, o şahane ev film için yapılmış diye biliyorum hatta. Senaryo gerekliliklerine göre harika dizayn edilmiş. Ancak burada da 1917'de kesin çok güzel savaş ve cephe setleri kurulmuştur, seviye arşa çıkmıştır diye düşünüyorum. Tahminim 1917'nin alacağı yönünde.
Ana kategorilerde düşüncelerim bu şekilde, diğerlerine çok giresim yok.