Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

One Piece Ne Ara Bozdu?

Bu yoruma pek katılmıyorum açıkçası. Uzun ara vermiş olsam da 10 senelik mazisi var ben de. O yeni karakterler adalar olayı seriyi toplu okuyanlara çekici geliyor olabilir ama güncel takip edenler için değil. Devrimciler Shanks mhanks falan varken bunlarla ne zaman kaybediyoruz diye isyan ediliyordu.

Kaldı ki final arca girmişken artık bu yola da girmesi lazımdı eserin. Yani artık ada dramı, yeni karakterler falan zamanı geçti bence.
Shanks, Devrim ordusu falan işlenen karakterler değil ki. Rob Lucci, Crocodile, Moria gibi karakterler öyle. Bazı karakterler seriye geri dönebilir tamam da son savaşta herkes olsun diye artık yeni karakter tasarlamaktansa eskiyenleri önümüze sunuyor.
 
Bende büyük savaş arc'ını kötü olacağını bildiğim halde izleyip sonrasında seriden komple koptum. Mangayı da üstün körü bölümler çıktıkça bakıyorum fakat o dönemlerdeki ilgimin çeyreği bile yok, ömrümüz zaten sınırlı ve para ve tiraj uğruna serinin sakız gibi uzatıldığını görmek can sıkıcı. Zaten gençliğimde de fumettileri bu yüzden bırakmıştım o çok sevdiğim çizgi romanları hayranlıkla takip etsemde sonu gelmeyen benzer olaylar silsilesinden usanmıştışm. Başarılı bir kurgu eser popüleritenin rehavetine kapıldığı zaman bütün tadı kaçıyor. Heleki bir de fanları daha fazla nası yontarım derdine girerek senaryoyu şekillendirince artık bunun o güzel hayal dünyanıza sadece zamanı gelince iliğinize kadar hasat etmek için ekilmiş tohumlar olduğunu farkediyorsunuz. Ne yazıkki bu seride çok uzun zamandır sadece sömürü için devam ettirilen bir eser olma yolunda devam etmeyi seçti. Nitekim piyasada dünyayı sarsıcak shounen eser kalmadı üç büyüklerden ikisi noktalanınca adamlar endişeye kapılık abuk subuk işler yapmaya başladılar. Günün sonunda bu serinin bende bıraktığı tek olumlu taraf korsanfan oldu bunun dışında hiç bir merakım ve ilgim kalmadı seriye.
 
Dresrossa arc'ına girdikten sonra. Daha doğrusu o günden beridir serbest düşüşteyiz. Kendini tekrar eden çok fazla arc çizdi, yetmedi wano'da bi üst seviyeye çıkarak nika'yı dahil ederek " Chosen one" olayının suyunu çıkardı. Meyve uyanışı olayı zaten hepten güme gitti, canı isteyen meyve uyandırıyor. Luffy'nin gösterdiği tüm çaba falan hikaye oldu. Vegapunk zaten ... Çok büyük hayal kırıklığı.
 
Asıl bozulma Wano'da oldu. Kaido gibi çok güçlü bir düşman ortaya attı, nasıl yenileceğini düzgün çizemedi. Nika saçmalığını ortaya çıkarttı. Oden gibi dandik retcon karakterleri seriye ekledi. Big Mom'ı saçma sapan bir şekilde harcadı. Samuray adasında Zoro'ya gerekli değeri vermedi vs. Bu uzar gider.
 
Haki serinin en başından beri vardı. Böyle bir gücün olmaması zaten düşünülemezdi. Dövüş temelli bir çok eserde o evrendeki karakterlerin gücünü, çapını, potansiyelini niteleyen ve var olan güç unsurları içerisinde tepede yer alan bir kavram vardır. Çakra, reiatsu vs. OP için bu haki. Haki serinin başına gelmiş en güzel şeylerden biri keza iki yıl sonrası aksiyon bazında okuyucuyu doyuran, coşturan ne varsa işin içinde haki var. Oda'nın bu konudaki en büyük hatası zirve savaşı diye adlandırdığı MF'de hakiyi yeteri kadar detaylı işlememiş olmasıdır. Koka bile çizmedi çünkü ne bok varsa Luffy'nin hikayesiyle birlikte tanıtıp okuyucunun ilgisini sürekli taze tutma derdinde geri zekalı.
İki yıl sonrası diyorsun ama öncesindeki savaşlar çok daha ilginçti bence. Luffy'nin Crocodile'ı yenmek için suyu kullanmayı akıl etmesi, Enel'in doğal düşmanı olması, 2. ve 3. vites, Moria'yı yenmek için içine gölge alması, Mr. 3'ün duvarının Magellan'ı (ve Luffy tamponuyla Sengoku'yu) engelleyişi vs. bir sürü yaratıcı durum vardı. İki yıl sonrasında olay tamamen "kimin hakisi güçlüyse o alır" demeye gidiyordu, uyanış ile engellemeye çalışıyor bir nebze ama başaramadı.

Her seride olan ruh gücü kavramının bu kadar merkezî bir konumda olması benim hoşuma gitmiyor açıkçası.
 
Bende büyük savaş arc'ını kötü olacağını bildiğim halde izleyip sonrasında seriden komple koptum. Mangayı da üstün körü bölümler çıktıkça bakıyorum fakat o dönemlerdeki ilgimin çeyreği bile yok, ömrümüz zaten sınırlı ve para ve tiraj uğruna serinin sakız gibi uzatıldığını görmek can sıkıcı. Zaten gençliğimde de fumettileri bu yüzden bırakmıştım o çok sevdiğim çizgi romanları hayranlıkla takip etsemde sonu gelmeyen benzer olaylar silsilesinden usanmıştışm. Başarılı bir kurgu eser popüleritenin rehavetine kapıldığı zaman bütün tadı kaçıyor. Heleki bir de fanları daha fazla nası yontarım derdine girerek senaryoyu şekillendirince artık bunun o güzel hayal dünyanıza sadece zamanı gelince iliğinize kadar hasat etmek için ekilmiş tohumlar olduğunu farkediyorsunuz. Ne yazıkki bu seride çok uzun zamandır sadece sömürü için devam ettirilen bir eser olma yolunda devam etmeyi seçti. Nitekim piyasada dünyayı sarsıcak shounen eser kalmadı üç büyüklerden ikisi noktalanınca adamlar endişeye kapılık abuk subuk işler yapmaya başladılar. Günün sonunda bu serinin bende bıraktığı tek olumlu taraf korsanfan oldu bunun dışında hiç bir merakım ve ilgim kalmadı seriye.
Büyük savaş arc'ı ?? MF mi ?
 
İki yıl sonrası diyorsun ama öncesindeki savaşlar çok daha ilginçti bence. Luffy'nin Crocodile'ı yenmek için suyu kullanmayı akıl etmesi, Enel'in doğal düşmanı olması, 2. ve 3. vites, Moria'yı yenmek için içine gölge alması, Mr. 3'ün duvarının Magellan'ı (ve Luffy tamponuyla Sengoku'yu) engelleyişi vs. bir sürü yaratıcı durum vardı. İki yıl sonrasında olay tamamen "kimin hakisi güçlüyse o alır" demeye gidiyordu, uyanış ile engellemeye çalışıyor bir nebze ama başaramadı.

Her seride olan ruh gücü kavramının bu kadar merkezî bir konumda olması benim hoşuma gitmiyor açıkçası.
Eğlenceli dövüşlerdi de hakiyi seriye o aşamada yedirmediği için (Luffy daha yolun çok başında diye) geçici olarak kullandığı ekstrem senaryolardı onlar. 17 yaşındaki Luffy suyla Croco'yu dövsün tamam da sadece logiaların da değil birbir türlü tipitip meyve gücünün kol gezdiği piyasada hepsine karşılık gelecek bir güç çizmeseydi asıl o zaman sıkıntı olurdu. Luffy'nin Kata ve Kaido ile dövüşlerinde hakinin öğrendiği her türünü harmanlayarak dövüşmesi ve rakiplerinin de aynı şekilde karşılık vermesi, Shanks'ın, Roger ve Wb'nin, Garp'ın yaptığı haki şovları falan serideki dövüşleri çok daha epik bir hale getirdi. Üç kılıcına birden h.haki basan Zoro'ya kainat meyvesi versen o an ortaya çıkan görüntü kadar epik bir sahne yakalayamazsın mesela. Geleceği görme, içten patlatma, h.haki ekleme vs derken çok daha güzel ve çeşitli bir hale geldi haki kullanımı. Meyve gücü konusunda da ope ope ile harikalar yarattı bence. Çok da geri planda kalmış değil serinin şu ana kadar bildiğimiz en önemli olayı da Luffy'nin meyve uyanışıydı işte
 
İki yıl sonrası diyorsun ama öncesindeki savaşlar çok daha ilginçti bence. Luffy'nin Crocodile'ı yenmek için suyu kullanmayı akıl etmesi, Enel'in doğal düşmanı olması, 2. ve 3. vites, Moria'yı yenmek için içine gölge alması, Mr. 3'ün duvarının Magellan'ı (ve Luffy tamponuyla Sengoku'yu) engelleyişi vs. bir sürü yaratıcı durum vardı. İki yıl sonrasında olay tamamen "kimin hakisi güçlüyse o alır" demeye gidiyordu, uyanış ile engellemeye çalışıyor bir nebze ama başaramadı.

Her seride olan ruh gücü kavramının bu kadar merkezî bir konumda olması benim hoşuma gitmiyor açıkçası.
enel olayında kısmi kolpa yaptı oda

o volt ile tayfayı bırak herkesı toz zerresine döndürürdü luffy dahil lastik falan dayanamazdı.

haki bilmeyen luffy enele vuruyor

yersen.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 2)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık