Olay malum benim şehrimde geçtiği için biraz bilgim var. Çok konuşmak istemiyorum çünkü yargısız infazla şehirdeki en hayvansever insanlardan birisi olan müdür bey açığa alındı. Muhtemelen geçicidir açığa alınma. Kadrosu olduğu için atılması için bayağı bir prosedür gerekiyor. Mahkemedir soruşturmadır cart curt derken 1-2 sene geçer sonra millet unutur müdür görevine geri gelir. Ona yazık oldu. Ama gerçekten tanıdığım ve duyduğum kadarıyla çok hayvansever bir insandı. Hayvan bakım evinde gönüllü olarak çalışan tek kadrolu isim belki de kendisiydi. Çünkü hayvan barınakları belediyelerin sürgün yeridir. Kadrosu olan kimse orada görev almak istemez. Genellikle kadrodan atılamayan, boşuna maaş vermeyelim en azından bir işe yarasın diye sürülen tipler burada olur. Bütün belediyelerde ve barınaklarda bu durum böyledir. Belediyelerin neredeyse her kurumuyla çalışmış biri olarak bunu söyleyebilirim. Yani burada çalışan insanlar genel olarak sıkıntılı tipler.
Olaya gelirsek, buraya toplanan köpekler genel olarak halkın şikayetiyle sokaktan toplanan huysuz ve saldırgan köpekler oluyor. Bu barınak gerçekten Türkiye'deki en iyi barınaklardan bir tanesi. (En azından benim gördüklerim içerisinde) İlaçla uyutma yapılmıyor. Bence yapılması lazım ancak burada yapılmıyor diye biliyorum. Bazı hırçın köpekler bazen huysuzlanabiliyor. Çalışanlar bazen bu köpekleri ayırmakta güçlük çekiyorlar ve bu huysuzlanan köpekler diğer köpeklere saldırı yapıyorlar. Bu olayda yaşanan yani bana söylenen köpeği sakinleştiremeyen çalışan böyle barbarca bir yöntemle diğer köpeklerin arasından çekip almış.
Şimdi diyeceksiniz bu köpekler niye ayrı ayrı kabinlerde tutulmuyor? Sokaklarda milyonlarca köpek var. Ve herhangi bir kurumun bu köpekleri teker teker kafeslere ayıracak ne ödeneği ne de personel kapasitesi var. Sadece sayıca adetleri az olan cins köpekler ayrı kafeslerde tutuluyor. Sıradan sokak köpekleri büyük kafeslerde birlikte tutuluyor.