Geçmişte Bioshock'u abim oynar, ben de izlerim. Erzak toplayarak ilerlenilen oyunları pek sevmiyordum. Tabii bu dediğim neredeyse 15 yıl öncesine ait anılar. Lakin bir şans vereyim oyuna dedim. Bakılacak elli tane yer olduğu için yavaş ilerliyorum ama yine de keyif vermiyor değil. Buna karşın yalnızca ses kayıtları üzerinden bilgi edinebildiğimiz için de hikâyeyi takip etmekte zorlanıyorum. Bir yandan Big Daddy ile savaşırken bir yandan da sese odaklanmak zor oluyor.

Bir iki tane de film buldum ama spoiler yersin dedi oyun bana, ben de izleme işini sonraya bıraktım. Bu ana dek karşılaştığım bütün Little Sister'ları kurtardım. Her bölümde istisna yapmadan her birini de buldum. Oyunun sonunu da etkileyecek diye biliyorum zaten. Bir defa iki Bİg Daddy aynı yerdeydi ve ben yanlışlıkla ateş ettim... Ondan sonrası zulüm.

İkisini de bir şekilde hallettim neyse ki. Hard seviyesinde oynuyorum oyunu bu arada. Azı kesmiyor, çoğuna da gerek yok gibi geliyor. İlk bölümde kaçırdığım yerler olmuştu ama artık her yere baka baka gidiyorum. Acayip bir çeşitlilik var oyunda bir de. Son olarak da oyunun açılış kısmı o kadar kaliteli bir edebi esermiş gibi geldi ki bir anlığına ben de böyle bir şey yazmak isterdim diye düşündüm.