Düşünceniz nediR?Balık adam adasının geçmişi gösterilirken niye hiç Jack'i görmedik? Jack kaç yaşında yada kurulan balık adam korsanları içinde yoksa direk Kaido'nun adamı mı oldu?
Düşünceniz nediR?Balık adam adasının geçmişi gösterilirken niye hiç Jack'i görmedik? Jack kaç yaşında yada kurulan balık adam korsanları içinde yoksa direk Kaido'nun adamı mı oldu?
Eğer çocukluğundan buyana Kaido'nun yanındaysa ve Yonkou'nun yanında gelişip bu seviyeye geldiyse görmemiş olmamız normal. Tıpkı Dof'un yanında olan Dellinger gibi o da balık adam ama hiç bir şekilde bir şeyini görmedik. Gördüğümüz tek şey bebekliğinden buyana Dof'un yanında olması. Jack de bu şekilde gösterilebilir.Düşünceniz nediR?
Bir tarafta ben Tanrıyım herkes bocek diyen adama meydan okuma var, tum denizlerin kralı olacağım ben diyor. Kendi ve kendinden bağımsız insanlarin özgürlüğüyle çelişen bir diyalogu yok.Ne değişti? ( )
Bir tarafta ben Tanrıyım herkes bocek diyen adama meydan okuma var, tum denizlerin kralı olacağım ben diyor. Kendi ve kendinden bağımsız insanlarin özgürlüğüyle çelişen bir diyalogu yok.
Diger tarafta sevdiği ve deger verdiği insanlarla konuşuyor, ben insanlara hükmetmem, emir vermem kafasında. Özgürlük derdinde.
Değişen bir şey yok, arada gaza geliyor. Niyet sabit, üslup bazı dinamiklere bağlı olarak farklı. Bu mevzu kaçmayacağım dedi, kaçtıya gelecek yine, ondan korkuyorum.
Bazı noktalara katılmasam da sake sahnesindeki Luffy'nin embesilligine ve itirazlarına ben de sinir olmuştum. Korsanlar kralı tabirini Luffy ile degersizlestirmek oluyor o big shot falan, ben de doğru bulmuyorum. ancak genel itibari ile Luffy'nin, insanlar söz konusu olduğunda, özgürlük söylemlerini anlar, hak verir, savunurum.Dünyanın görkemli okyanuslarının kralı olacağım ile "Ben Korsanlar Kralı olacağım, big shot değil" arasında çok ama çok fark var.
Hele ki Enel'in sorduğu soru şu iken:
Luffy serinin başında ego sahibi olmayan, progresif ve idealist bir pezo değildi. Gayet egoist, kişilikli bir karakterdi, son 6-7 senedir E. Oda'nın Luffy'i sürüklediği yolu hiç mi hiç beğenmiyorum. İyice sevgi pıtırcığı olup, sosyal mesaj vereceğim diye Naruto'ya çevirecek diye iyice korkmaya başladım. Hele ki o sake tokuşturma sahnesinde...
Luffy'nin fikirlerine ben de karşı değilim, lakin karakteri bu kadar tek düzeleştirmek kişilik katliamıdır.Bazı noktalara katılmasam da sake sahnesindeki Luffy'nin embesilligine ve itirazlarına ben de sinir olmuştum. Korsanlar kralı tabirini Luffy ile degersizlestirmek oluyor o big shot falan, ben de doğru bulmuyorum. ancak genel itibari ile Luffy'nin, insanlar söz konusu olduğunda, özgürlük söylemlerini anlar, hak verir, savunurum.
Ben de mesela Rayleigh'e söylediği bir yerleri fethetmek gibi bir gayem yok sözünü anlayamamışimdir. Ula Raftel degil miydi senin derdin?
Taşlama bölümüne alalım seni, çok dolmuşsun.Luffy'nin fikirlerine ben de karşı değilim, lakin karakteri bu kadar tek düzeleştirmek kişilik katliamıdır.
Bu adam zamanında yeri geldi mi gayet aklı başında, ne yaptığını bilen bir insandı. Şu anda sadece iç güdüleriyle hareket edermiş gibi bir hali var, ha diyeceksin ki eskiden de iç güdüleriyle hareket ederdi; eskiden "dövüşürken" iç güdürleyile hareket ederdi. Dünyaya, insanlara bir bakış açısı vardı, yeri geldiğinde çok realist bir adamdı. Şu anda tam malın teki oldu.
Tayfa üyesine önce "Sen Korsanlar Kral'ı olacak adamın tayfa üyesisin, bu kadar rezil olma!" dedikten sonra "Korsanlar Kralı? Hangi krallığı kontrol ediyor?" diye bir soru yöneliyor ve "Dünyanın görkemli okyanuslularının kralı" cevabını veriyor. Şimdi bu adam gelip "ben big shot olmayacağım" diyor ha? Hadi lan oradan derim ben E. Oda'ya.
Birinde döveceği adamla konuşuyor diğerinde dostlarıyla konuşuyor. Luffy'nin büyük adam olacağım havası tamamen özgür olmakla ilgili ve bu özgürlük diğerlerini kısıtlamıyor. Bir yerlerde birilerine bazı şaşalı laflar ediyor olsa bile bu genelde ya orda birilerini kurtarmak yada karşısındakine göz dağı vermek için oluyor.Luffy'nin fikirlerine ben de karşı değilim, lakin karakteri bu kadar tek düzeleştirmek kişilik katliamıdır.
Bu adam zamanında yeri geldi mi gayet aklı başında, ne yaptığını bilen bir insandı. Şu anda sadece iç güdüleriyle hareket edermiş gibi bir hali var, ha diyeceksin ki eskiden de iç güdüleriyle hareket ederdi; eskiden "dövüşürken" iç güdürleyile hareket ederdi. Dünyaya, insanlara bir bakış açısı vardı, yeri geldiğinde çok realist bir adamdı. Şu anda tam malın teki oldu.
Tayfa üyesine önce "Sen Korsanlar Kral'ı olacak adamın tayfa üyesisin, bu kadar rezil olma!" dedikten sonra "Korsanlar Kralı? Hangi krallığı kontrol ediyor?" diye bir soru yöneliyor ve "Dünyanın görkemli okyanuslularının kralı" cevabını veriyor. Şimdi bu adam gelip "ben big shot olmayacağım" diyor ha? Hadi lan oradan derim ben E. Oda'ya.