
Buradan tamamına ulaşıp, ücretsiz biçimde okuyabilirsiniz.
Biraz üşendiğim için doğrudan çeviri yayınlayan sitedeki tanımı buraya kopyalayacağım.
''
Kader hiçbir zaman Ji Ning'e nazik davranmamıştı. Dünyadaki tüm hayatı hastalıklar ve halsizlik nedeniyle harap olduğundan genç yaşta öleceğini biliyordu. Bilmediği şey gerçekten ölümden sonra yaşam gibi bir şey olduğu ve evrenin onun düşündüğünden çok daha büyük olduğuydu.
Kaderin güzel bir oyunu ile Ji Ning, ölümsüzler, canavarlar, gelişimciler ve güçlü Şeytan Tanrılarla dolu, milyonlarca yıldır hüküm süren hanedanların olduğu bir dünyada yeniden doğdu. Yeni dünya hem hayal edebileceğinden daha büyük hem de daha küçüktü. Bu dünyaya katılma şansı bulan Ji Ning kendine bir söz verdi: Bu hayatında asla önceki gibi zayıf biri olmayacaktı. O ıssız bir çağda doğmuştu, ancak bu çağı kendi çağı yapacaktı!
''
Seri hakkındaki görüşlerimi, fikir edinme isteyen olur diye bir spoiler içinde paylaşıyorum.
Öncelikle, seri daha önce okuduğum kitaplara göre uzun olduğu için gözümü korkutmuştu ancak bitirdikten sonra en azından 1 kitap daha çıkabilirdi diye düşünmeden edemedim. Seri sona geldiğinde hadi artık bitireyim tarzında bir acelecilikle yazılmış gibiydi sanki. Tabi buna rağmen kendi çizgisini bozmadığını ve okutmaya devam ettiğini belirtmeden geçersem ayıp etmiş olurum. Karakterimiz biraz fazla şanslı ama bu şansın -bazı zamanlar da olsa- sadece onu bulmadığını da görebiliyoruz. Sonuçta 'Karmik Şans' seride sıkça geçen ve önemli addedilen unsurlardan bir tanesi. Seride en çok canımı sıkan şey, pek çok Çin romanında da rast geldiğimiz 'kuyudaki kurbağa' durumu. Karakter güçlendikçe bulunduğu dünyanın ötesi olduğunu öğreniyoruz. Sürekli genişleyen bir evren ama biz bunun mesajını çoğu zaman alamıyoruz. Bir gizemmiş gibi sunulan unsurların aslında o kadar da gizemli olmadığını öğrenmek bazı zamanlar çok üzdü beni. Tabi bazı durumlarda, kuyudaki kurbağa olmak çok doğal geliyor ancak her birinde bu sağlıklı bir sonuç doğurmuyor benim gözümden.
Bir başka canımı sıkan noktaysa karakterlerin geride kalması. Elbette güç farkı söz konusu olduğunda bazı isimleri geride bırakmak çok doğal ancak bir süreden sonra karakter çok yardımcı olan, bazı bölümlerde önemli yer tutan isimlerin adının 45 kitap boyunca sadece 1-2 kere anılması, benim gibi derinliğe ve sürekliliğe düşkün, karakter odaklı okuyan birisi için tatmin edici olmuyor.
Kısa bir şekilde seri hakkında söyleyeceğim şeyler bu kadar. Okumak isteyenlere iyi okumalar.
Bir başka canımı sıkan noktaysa karakterlerin geride kalması. Elbette güç farkı söz konusu olduğunda bazı isimleri geride bırakmak çok doğal ancak bir süreden sonra karakter çok yardımcı olan, bazı bölümlerde önemli yer tutan isimlerin adının 45 kitap boyunca sadece 1-2 kere anılması, benim gibi derinliğe ve sürekliliğe düşkün, karakter odaklı okuyan birisi için tatmin edici olmuyor.
Kısa bir şekilde seri hakkında söyleyeceğim şeyler bu kadar. Okumak isteyenlere iyi okumalar.