İşte tek bir karaktere odaklanıp başka karakterlere yüzeysel olarak bakarsan bu şekilde düşünürsün tabi. Hange'nin geçmişini bilmiyor olabiliriz. Ama neden titanları incelemeye meraklı olduğunu, neden manyak manyak davrandığını biliyoruz. Aslında onun hakkında başka şeyler de biliyoruz.
En azından tek karaktere odaklanmayanlarımız.
Bu yüzden saçma bir şey arıyorsan sana, "Çılgın bilim adamı" konseptinden fazlasını görememiş olmanı verebilirim.
Ayrıca bu mangaka hiçbir karakterine kötü işlemediği (ufak tefek noktalar dışında) için zaten sevgili favorine "kötü işlenmiş" diyen yok. "En iyisi" demene ve dayatmana tepki gösteriyorum.
Dahası adamın iğrenç bir ruh hastası olduğunu yazdığım mesajımın altına bir ton "ama şöyle, ama böyle" diye bahaneler sunmana da.
Hange'nin geçmişinin gösterilmemiş olmasının sebebi ise kötü işlenmesi değil, henüz sırasının gelmemiş olması. Hikayede bu kadar öneme sahip bir insanın geçmişinin gösterilmemiş olmasını, böyle karakter profillerini ince ince oya işler gibi işleyen bir seride "kötü işlenmiş" olarak tanımlaman sahiden saçma ötesi.
Mümkün olduğunca mangadan spoiler vermeden konuşmaya çalışıyorum. Seni de bunu yapmaya davet ederim. Anime izleyicileri için sahiden sinir bozucu göründüğüne eminim mesajlarının.
Sırayla dediklerine cevap vereceğim.
1-Ben tek bir karaktere odaklanmıyorum. Zeke doğal olarak her zaman favori karakterim değildi. Zaman atlaması ile birlikte yavaş yavaş favorim oldu. Bu seride Zeke'den iyi yazılıp işlenmiş karakterler de var, başta Eren ve Reiner olmak üzere, fakat her yeni sayfayı açtığımda heyecanlanmama sebep olan ve okuma arzumu arttıran karakter Zeke. Dolayısı ile de en sevdiğim karakter.
Hange'nin devler üzerindeki bu ilgisine sahip olan bir karakter zaten seride olmak zorundaydı yoksa seri şu anki tadını vermezdi onu kabul ediyorum. Benim bahsettiğim şey bir karakterin "derinliği". Hange hikayeye çok güzel yedirilmiş olsa da o kadar derin bir karakter değil.
2-"Ruh hastası" karakterleri yazmak kolay değildir, bunun altını mantıklı şeylerle doldurabilmen lazım. Bir karakter bir düşünceye sahipse neden bu düşünceye sahip? Çoğukluğunda ne yaşadı da hayat bu karakteri buna itti? Sorularını cevaplayabilmen lazım. Zeke'in hikayesi de bu soruların hepsine çok güzel cevap veriyor. Ben Zeke'in düşüncesini savunmana veya karşı çıkmana bir şey demiyorum, demem de, ben Zeke'in bu düşünceye sahip olmasını saçma bulma diyorum. Çünkü doğduğu andan beri yaşadıkları şeyler, tanıştığı kişiler onu bu yola itti. Zeke'in üstünde daha fazla durmanın sebebi ise çok fazla gereksiz bir nefreti üzerine çekmesi fakat bunu zamanla telafi edebilmesi. Pek çok arkadaşım şu an animede bulunduğu konum yüzünden nefret ettiğini fakat mangada işlenen tarafı yüzünden de sempati duymaktan kendilerini alamadıkları söyledi. Ve bence Zeke'i benim için bu kadar ilginç kılan ve sevememi sağlayan da belirttiğim gibi bir nefret unsuru iken insanların sempatisini kazanmayı başarması.
3-Hange'nin geçmişi şu ana kadar işlenmediyse daha da işlenmez. Manga bitmek üzere ve şu an Hange'nin geçmişinin hikayede bir etkisi olmaz. Ha belki seri bittikten sonra OVA için falan İsayama bir şeyler yazıp çizer orasını bilemem ama ana hikayede işlenmeyeceği kesin. Bahsettiğim gibi OVA için bir geçmiş yazılsa bile bu çok fazla fanı olduğu için olur. Aynı şey Levi için de yapıldı, geçmişinde ana hikayeye etki eden tek şey Kenny ile yaşadıklarıydı. Askerliğindeki ilk zamanları OVA olarak yayınladılar ama dediğim gibi ana hikayeye katkısı çok çok az.
4-Mangadan spoiler mümkün olduğunca vermiyorum. Özellikle animede işlenmemiş kısımları spoiler içerisine alıyorum ama animede zaten bahsi geçmiş noktaları doğal olarak spoiler içine almaya gerek duymuyorum.