Oda'nın yaptığı çözüm vadetmek değil, gizem yaratmayı sürdürmek. Bu, artık bazı hayranlar için bir oyalama taktiği gibi hissettirmeye başladı. Hikâye ilerlemiyor; ama bir yandan yeni karakterler, yeni adalar, yeni örgütler ortaya çıkıyor. Vegapunk’a odaklanılıyor ama Imu belirsiz. Elbaf’a geçiliyor ama Void Century hâlâ muamma. Sonuç: Ana hikâye parçalanıyor, takip edilmesi zorlaşıyor. Oysa olayı basit bir "hazine arayışı" gibi başlatıp dünya tarihini açıklayacak kadar büyük bir yapı hâline getiren de Oda. Oda’nın hikâyeyi gerektiği gibi toparlayamadığı ortada ve YİNE bu duruma kendini sokan bizzat kendisi.Artık teorilerden midem bulandı
Her bölüm dünya çapında en az 50 teori yapılıyor
Bazı one piece fanları bu teorilerin içinde kaybolmuş
Bazı teorileri one piece'in lore'na dahil ediyor
Ama yok öyle bir şey
Bazı şeyler Hala teoriden ibaret
25 yıl boyunca "Gomu Gomu no Mi'' meyvesini tek chapterla birlikte ''Hito Hito no Mi, Model: Nika'' yapması da yine bu büyütme merakı. Ana karakterini diğer Shounenlerdeki karakterlerden ayıran en büyük özellikten alıkoydu: sıradanlık. Bunu da şu yüzden yaptı: One Piece’in sonuna doğru hikâyeyi daha “kutsal metin/efsanevi çağ” havasına sokmak istedi; Nika, Joy Boy, Tanrılar, Imu, D. Irkı falan derken, hikâyeye bir yarı-mistik hava verdi ama işin içine bu kadar kutsallık katınca “Luffy bu dünyadaki sadece ‘güçlü biri’ olmamalı, sembol haline gelmeli” dedi. Ve sıvama zaten buralarda başladı ki 1044. bölümün başlığı bu sitede yangın yeri gibiydi. İşin özü, Luffy = Sadece bir korsan değil, özgürlüğün bedeni oldu. Wano sonrası ''Ne varsa atalım'' denilerek Final Saga'ya girildi. Egghead hikâyesi şişti de şişti. Vegapunk anlatacak dedi, bir kısmını anlattı ama bitmeden öldü. Tek öğrenebildiğimiz şey Nuh Tufanına benzer bir olayın olacağı oldu.
Şayet, benim gibi ''Bu kadar ince düşünmekten ziyade manganın başından beri olan kervan yolda düzülür mantığıyla iş Kaido'yu nasıl yeneriz kısmına gelince tıkandı.'' diye düşünüyorsanız, ben de bu gemideyim. Serinin başından beri sloppy bir meyve olduğu ve bu meyveyi özel kılanın Luffy'nin azmi ve çalışma hırsı olmasından mütevellit ne kadar Rayleigh tarafından eğitilmiş dahi olsa Gomu Gomu No Mi, Kaido gibi bir canavarı yenmek için yetersizdi ki şöyle diyebiliriz: Yeni Dünya’daki canavar gücündeki düşmanlara karşı ‘lastik’ mizahı yeterince dramatik etki yaratmıyordu. Bu yüzden de bunu kırmak için Gear 5 geldi: Animasyonun, fiziğin, mantığın sınırlarını aşan bir "çizgi film tanrısı" gücü. Bunu da “Lastik gücünün evrimi” diyerek yutturmak zordu, o yüzden Oda: “Aslında bu güç çok daha eski bir tanrının sembolüydü” diye tarihin en kötü retconlarından birini mangaya katarak kurgusunu kurtarmaya çalıştı.
Haki sistemi, Observation Haki olayına hiç girmiyorum çünkü oralarda zaten iyice sıvamış durumda + açıklama getir(e)miyor. Oda, özellikle Observation Haki'yi, fikrinin bitip tükendiği yerde plot aracı olarak kullanıyor.
Oda'nın röportajlarında teorilere karşı takındığı mesafeli tavır da aşırı sinir bozucu. “Hayran teorileri genelde yanlış,” ya da “Zaten bu kadar düşünmelerini beklememiştim” gibi açıklamalar, uzun yıllardır sayfa sayfa analizler yapan, teoriler yazan hayranları yabancılaştırıyor. Büyük evrenin parçalarını serpiştirip “bakın çözün” deyip, sonra ortaya çıkan teorilere mesafe koymak, bir anlamda “sorumluluktan kaçmak” demek. Kendi yarattığı evrenin yükünü taşıyamıyor.
Belki seriyi bırakmak istemiyor, belki de kendi yarattığı dev evrenin altında eziliyor. Her iki durumda da bu bir sorumluluk krizine işaret ediyor.
Son düzenleme: