Şeytanın kendisinden ziyade şeytanın gücü daha mantıklı geliyor bana. Cennetten düşen küvet konusuna dar görüşle bakma. Cennete düşen ilk yağmur damlasına atıf. Yağmur yerine küvetin içinde su bizim şeytanı kurtarıyor. 2. ironide burada işte. Büyük resmi görmen için biraz konuna katkı yapayım.
Fransız yazar Charles Perrault dikkat çekilmesi gerek isim. Dünyaca ünlü masalların kalemidir.
-Kırmızı Başlıklı Kız
Kırmızı başlıklı kızı kurtarmak için kötü kurt ile savaşan adam Sanji.
-Uyuyan Güzel
Uyuyan prensesi öpüp uyandırmaya çalışan kötü prensle savaşan adam Sanji.
-Külkedisi
Ailesi ve kardeşleri tarafından sürekli hor görülüp, aşağılanan genç kız. Ve cam ayakkabısını bulan prens. Yada 3. gözünü ilk defa beğenen desem.
-Çizmeli Kedi
Bu en beceriksiz erkek çocuğa verilen bir kedinin, çocuğu zekası ile zengin edip sonra bir devi yenerek, çocuğun Kral'ın kızı ile evlenmesini sağladığı hikayedir. Bu hikayedeki Sanji'mizi Elbaf veya Reverie de göreceğimize inanıyorum.
Bu masallar Avrupa eserlerine Fransa'dan Charles Perrault tarafından eklenmiştir. Fransız edebiyatının bu katkısını Oda kendi tarzı ile Prensi Sanji'ye yaptırıyor bana göre. Elbette masalların prensi olan bir adamın Dünya Edebiyatını tasvir eden Yonkou Big Mom ile yollarının kesişmemesi mümkün değildi. Peki iyilik meleğinin içinde şeytanın gücü çıkarsa? Tam Oda imzalı olur işte. Aynı şekilde diğer iyilerin koruyucusu Zoro'da da şeytanın ruhu çıkarsa?