bu yorumunuza kısmen katılmadığımı belirtmem gerekiyor. İngilizlerin düştüğü hata osmanlı devletinin mevcut durumda kendilerine yarardan çok zarar vereceği yönündeydi. çünkü tüm dünya tarafından bilinen ve herkesin önünde duran osmanlının yaşadığı bir balkan harbi vardı. bu savaşta osmanlı ordusu ağır yenilgiler almış ve avrupadan tamamen sökülüp atılmak ile yüz yüze gelmişti. şimdi böyle bir devlet size gelip ittifak kurmak istediğini belirtse yanınıza almamanız gayet mantıklı. çünkü bahsettiğiniz devletin toprakları üzerinde hem bir emeliniz var hemde birkaç sene önce ağır yenilgi almış ve dağılma noktasına gelmiş bir ordunun size yarar sağlamayacağını düşünürsünüz.
osmanlı devletinin ''hasta adam'' olarak nitelendirilmesini sağlayan bu mağlubiyetler neticesinde, ruslar, boğazları, ingiliz ve fransızlar ortadoğu'yu, italyanlar anadolunun akdeniz kıyılarını ele geçirme peşindeydi. ruslarla ingilizlerin yaptığı gizli anlaşmada boğazların kontrolünün kısmen olsa dahi ruslara verilmesi öngörülmüştü. kısaca hem rusların hemde ingilizlerin çıkarları birbirine paralel olduğu için ittifak kurdukları anlaşılmaktadır. ayrıca almanlar nasıl osmanlı devleti ile ittifak kurarak kendi üzerlerindeki cephe baskısını azaltmak istiyorsa, ingilizler de ruslar ile ittifak yaparak almanları doğu cephesinde sıkıştırmak ve rusların sınırsız sayılabilecek insan kaynağından faydalanmak istemişlerdi. bu planı bozan ekim 1915'de lenin liderliğinde gerçekleştirilen ''kızıl ekim'' devrimi olmuştur. kısaca ingilizlerin rusların topraklarından ziyade türk topraklarına olan ilgisi dünya politikası ile paralellik ihtiva etmekteydi. çünkü osmanlı hepsine göre kolay lokmaydı.
Aslında bu konuda İngilizlerin hataya düştüğüne katılmıyorum. Rusya'da olacak devrimi öngörememeleri normaldi ve onu engelleyememelerine de dünya tarihinde pek rastlanmamış bi mağlubiyet sebep oldu. Bunlar çok öngörülemeyecek şeylerdi, onların cephesinden bakarsak doğru kararı verdiler denebilir.
Ruslar ve İngilizlerin boğazlar üzerinde yaptığı meşhur gizli anlaşma hiçbir zaman yürürlüğe girmezdi diye düşünüyorum. Orayı Ruslara yar etmezlerdi

Milletler üstü sözde bir yapıyla kendi kontrollerine alırlardı ve tabi Rusları da nimetlerinden mahrum bırakmayarak orta yol bulmaya çalışırlardı. Aslında çıkarlarının paralel olduklarını düşünmüyorum sadece İngilizler klasik oyunlarını yapıp yanlarına çektiler. Osmanlı'nın hasta adam veya kolay lokma olarak görülmesi de çok çok normaldi, çünkü kağıt üzerinde bundan fazlası değildi. Ama savaşa girdikten sonra hiçbir varlık gösterilmeden dümdüz silindirle üzerimizden de geçilmedi. Azınlıkta da kalsa çeşitli cephelerde bir takım başarılara imza atıldı. Göz ardı edilen birinci şey, Osmanlı'daki devlet geleneğinden gelen çok sayıda kaliteli paşaların varlığıydı. İkinci olarak da köklü Osmanlı ve Türk tarihinden gelen birikimler, maddi imkansızlıklardan gelen dezavantajları kısmen azalttı. Bunlara rağmen savaşı kazanamadık ve kazanamazdık da ama o kadar da kolay lokma bir durum yoktu orası kesin.
Biraz daha Alman merkezli bakılması gerek bu bloklaşmalara o dönem için. Dönemin süper gücü İngilizlerin yanı başında tahtını tehdit edebilecek ve geri kaldığı sömürge yarışını telafi etmeye istekli bi devlet çıktı ortaya. Bu iki devlet etrafında da karşılıklı bloklaşmalar oluştu. Sonrasında da herkes çıkarları doğrultusunda yer kapmaya başladı. Çıkarlar söz konusu olduğundaysa Rusya için tek mevzu Osmanlı'yı parçalamak olduğu için direkt onların karşısında yer alacaklardı tabi. İngilizlerin ise böyle bir öncelikli hedefleri yoktu. Rusları yanlarına çekip Osmanlı'yı karşılarına almalarından sonra Osmanlı topraklarını pay ettiler. Demek istediğim Osmanlı topraklarında gözü oldukları için Osmanlı'yı karşılarına almadılar, yani çıkar birliği onları Ruslarla müttefik kılmadı. Diye düşünüyorum.