Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

[hikaye] The King Of The Wizards

bi soru daha soram. Bu kadar başta tanıttığın bi grup serinin en sayko grubu olamaz heralde. Tabii bi ırkın %75 i yok den bi topluluk var elimizde bunlardan saykosu zor çıkar ama soram ben yinede :D
ha birde ellerine sağlık, kolay gele.
Daha sayko küçük gruplar çıkacak yani insan veya chemodanlardan da böyle tipler çıkacak. Ama öldürme aşkı olarak bir numara diyebilirim bunlara.
 

koma

Ormanın içinde hızla ilerliyordu gölge. Başından ayağına kadar tamamen siyaha bürünmüştü ve bu kıyafetler onu gecenin hiçliğinde gizliyordu. Bir eliyle önüne gelen dalları kırarken diğeriyle belinde asılı duran hançerine uzanmıştı. Tamamen tetikteydi. Rüzgarı arkasına almıştı ve bu sayede çok daha hızlı hareket edebiliyordu. Yarım gündür yoldaydı, görevini tamamlamış geri dönüyordu. Yorgundu ama koşmaya devam ediyordu.

bu kısım olağanüstü gerisi sıkıcı anlamsızca uzun her yeri tekseferde anlatman gerekmiyor. isimleri bulmada çok başarısız biriyim sen bu konuda iyisin.
fikre gelince bana biraz şaman kralını hatırlatı bilirmisin bilmem hikaye çok tanıdık büyücüler kralı daha önce duydummu veya okudumu hayır. ama tanıdık belki ben butur hikayeleri çok okuduğumdan izlediğimden olabilir .bunu okuyan kitle benim kat be kat daha ileri seviyede aşinadır fattastik,bilim kurgu vs. daha orjinal olmalısın. bu eleştirimide kötü algılama bende hikayeler yazıyorum hagtta bu yaz birtanesi basılacak . kendimide övdüm bu arada :D
neyse sana iyi çalışmalar.
 
Ormanın içinde hızla ilerliyordu gölge. Başından ayağına kadar tamamen siyaha bürünmüştü ve bu kıyafetler onu gecenin hiçliğinde gizliyordu. Bir eliyle önüne gelen dalları kırarken diğeriyle belinde asılı duran hançerine uzanmıştı. Tamamen tetikteydi. Rüzgarı arkasına almıştı ve bu sayede çok daha hızlı hareket edebiliyordu. Yarım gündür yoldaydı, görevini tamamlamış geri dönüyordu. Yorgundu ama koşmaya devam ediyordu.

bu kısım olağanüstü gerisi sıkıcı anlamsızca uzun her yeri tekseferde anlatman gerekmiyor. isimleri bulmada çok başarısız biriyim sen bu konuda iyisin.
fikre gelince bana biraz şaman kralını hatırlatı bilirmisin bilmem hikaye çok tanıdık büyücüler kralı daha önce duydummu veya okudumu hayır. ama tanıdık belki ben butur hikayeleri çok okuduğumdan izlediğimden olabilir .bunu okuyan kitle benim kat be kat daha ileri seviyede aşinadır fattastik,bilim kurgu vs. daha orjinal olmalısın. bu eleştirimide kötü algılama bende hikayeler yazıyorum hagtta bu yaz birtanesi basılacak . kendimide övdüm bu arada :D
neyse sana iyi çalışmalar.
Aslında bu bölümleri hızla gecmek geçmek istiyordum. O yüzden tek seferde anlatmaya çalıştım. Eleştirin için teşekkür ederim. :)

Şaman kralını okumadım maalesef yani bilmiyorum.

Bir de sıkıcı olmasının tek sebebi uzun olması mı? Yani yardım edersen daha iyi bir yere getirebilirim.
 
BÖLÜM 3: Olabilir mi?


Morgan'ın, Belan'ı Kuzey Ormanlarına bırakmasının ardından göz açıp kapayıncaya kadar bir ay geçmişti bile. Koran ve Adutori ile beraber merkezde sessizce oturuyordu. İlk konuşan Adutori oldu.



''Çocuğu almaya gitmeyecek misin?'' dedi sakince.



''Gideceğim. '' dedi ve birkaç büyülü söz mırıldandıktan sonra arkasından girdap bırakarak kayboldu. Girdabın yarattığı rüzgar bir süre Koran ve Adutori'nin kıyafetlerini dalgalandırdıktan sonra hiçliğe gömüldü.



***



Kısa süren yolcuğun ardından bir ay önce indiği yere geldi. Hızla Belan'ın antrenman yaptığı çayıra ilerlemeye başladı. On dakika sonra gördüğü şey sakin ve yaşlı yüzüne şaşırmış bir ifade getirmişti. Belan, boşluğun ortasında büyü gücünü yeniliyordu. Aslında onu şaşırtan şey bu değildi. Olması gereken buydu aslında bir aydır çalıştığı için yaşamak için gücünü tazelemeliydi. Büyü gücü bir büyücü için yaşam gücü demekti.



Yutkundu, ardından detaylı etrafına göz gezdirdi. Belan'ı bıraktığı boşluk eskisinin on hatta belki de on beş katıydı. Yanmıştı. Belan onun geldiğini anlayınca meditasyonunu bozup koşarak yanına geldi.



''İhtiyar! Gelmeyeceğini düşünmeye başlamıştım.'' dedi. Saçlarını kaşımaya başladı. ''Kusura bakma, alevleri kontrol edemedim.'' Duraksadı, Morgan kendine gelmeye başlamıştı. ''Yangını durdurmak için toprak büyüsü kullandım. He he... Çok zekiyim değil mi?''



''Öyle...'' diyebildi sadece.



''Gel bak sana ne göstereceğim.'' dedi ve hızla boşluğu ortaladı. Bir süre bekledikten sonra ellerini ateş kaplayıp desenleri çizmeye başladı. Bu sefer bir dakikadan az sürmüştü Ejder Ayini. Parmaklarını birleştirip elini uzattı ve iki metre genişliğinde, yedi ya da sekiz metre uzunluğunda ortalama bir ejderha ortaya çıktı. Ejderha tam ormana dalıyordu ki Belan kollarını yukarı kaldırdı. Ateşten yaratık zor da olsa gökyüzüne uçup kayboldu. ''Zor da olsa ejderhayı kontrol edebiliyorum.'' dedi ve ekledi, ''Gerçi seninkiyle kıyaslandırıldığında ejderha denemez ama olsun.'' Yüzünde çocuksu bir gülümseme vardı.



''Aferin.'' dedi Morgan, iki elini birbirine çarptı birkaç saniye. ''Beklemediğim bir şeydi bu.''



''Daha bitmedi ihtiyar, iyi izle!'' dedi Belan kendinden emin bir tavırla. ''Aslında Ejder Ayinini sen gittikten bir hafta sonra ufak da olsa yapabilmiştim. Ve ben de yeni bir şeyler deneyeyim dedim. Senin Ejder Ayini büyünle Üstad Adutori'nin Toprak Ananın Lütfu'nu birleştirdim. Üstüne Solitori'den öğrendiğim Rüzgar Öğretisini ekleyince yeni bir şey keşfettim. Tam olarak keşfettim denemez aslında. Belki biri benden önce bulmuştur. ''



Belan birkaç dakika boyunca büyülü birkaç söz mırıldandı ve Morgan'ın duyacağı şekilde bağırdı. ''Ejder'in kalbi, Doğa'nın kalbi ve Rüzgar'ın kalbi! Emrime uyun!'' dedikten sonra sağ ayağını yere vurdu ve elleriyle birkaç desen çizdi. Yerden topraktan bir ejderha fırladı, havadaysa parmaklarının arasından iki farklı ejder vardı. ''Üç Ejder'in Kalbi!'' Hiç biri Ejder Ayini kadar olmasa da birleşince boyut açısından ona yaklaşmışlardı. Belan fark edemese de Morgan'ın gözlerinden kaçmamıştı. Şüphesiz bu büyü Ejder Ayini'nden çok daha güçlüydü.



Üç yaratık gökyüzünde beraber dans etmeye başladılar ve uçarak yok oldular. Hemen ardından Belan yere yığılmıştı. Morgan koşarak yanına geldi. ''Belan!''



Belan'ın yüzünü basit bir gülümseme kapladı. ''Ama bu büyü bütün gücümü alıyor ihtiyar.'' Birkaç saniyelik duraksamanın ardından zorlanarak da olsa tekrar konuştu. ''Sanırım uyuyacağım.'' Gözlerini kapattı.



Morgan'ın ormanı inleten bir kahkaha attı. Hatta o kadar güçlüydü ki gülüşü, ormanın girişinde ağaç kesen ormancılar bile sesi duymuş korkuyla kaçmışlardı. Sesin yankısı son bulunca Morgan kendi kendine söylenmeye başladı. ''Bu çocuk...Gerçekten olabilir mi?
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 1)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık