Zincire Vurulmuş Prometheus, Antik Yunan mitolojisinde önemli bir hikâye olup, Aiskhylos’un aynı adlı tragedyasıyla da tanınır. Bu mit, Prometheus’un insanlığa karşı merhameti ve tanrılara başkaldırışı üzerine kurulu dramatik bir anlatıdır.
Hikâyenin özeti:
Prometheus, bir Titan’dır ve zekâsı, kurnazlığı ile bilinir. Tanrı Zeus’un insanlığı karanlıkta ve ilkel bir halde bırakmasına karşı çıkar. İnsanlara medeniyetin temellerini öğretmek için çeşitli hediyeler verir: En önemlisi, tanrılardan çaldığı ateşi insanlara bahşeder. Ateş, insanlığın ilerlemesini sağlar; yemek pişirme, ısınma, zanaat ve teknoloji gibi alanlarda devrim yaratır. Ayrıca Prometheus, insanlara bilim, sanat ve yazıyı da öğretir.
Ancak bu iyilik, Zeus’un öfkesini çeker. Tanrılar, insanlığın fazla güçlenmesini istemez ve Prometheus’un itaatsizliğini cezalandırmak ister.
Zeus, Prometheus’u cezalandırmak için onu Kafkas Dağları’nda bir kayaya zincirletir. Her gün bir kartal gelir ve Prometheus’un karaciğerini yer; her gece karaciğer yeniden büyür, böylece bu işkence sonsuz bir döngüye dönüşür. Prometheus, bu acıya rağmen isyanını sürdürür ve Zeus’a boyun eğmez.
Hikâyede Prometheus, insanlık için kendini feda eden bir kahraman figürü olarak öne çıkar. Özgürlüğe, bilginin gücüne ve otoriteye karşı direnişe vurgu yapan bu mit, aynı zamanda kişiin tanrısal otoriteye karşı mücadelesini sembolize eder. Aiskhylos’un tragedyasında, Prometheus’un bu başkaldırısı hem trajik hem de yüce bir şekilde tasvir edilir. Daha sonra mitolojiye göre, Prometheus sonunda kahraman Herakles tarafından zincirlerinden kurtarılır.
Bu hikâye, Batı edebiyatında ve felsefesinde sıkça işlenen bir tema olmuş; özgürlük, fedakârlık ve bilgiye ulaşma arzusu gibi konuları temsil etmiştir. Örneğin, Romantik dönemde Prometheus, otoriteye karşı kişisel özgürlüğün sembolü olarak yeniden yorumlanmıştır (örneğin, Shelley’nin Prometheus Unbound adlı eseri).