Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

[Geyik] Devrim Ordusu Günlükleri

Devrim Ordusu Günlükleri: Adaletsizliğin Gölgesinde




13. Gün, Fırtına Adası, Yeni Dünya


Hava ağır, nemli. Gökyüzü gri, sanki Dünya Hükümeti’nin gölgesi bulutlara sızmış gibi. Dün gece bir köyü daha özgürleştirdik. Küçük bir ada, adı bile haritalarda zor bulunur: Kömürköy.

Denizciler burayı kömür madenleri için talan etmiş, halkı zincire vurmuş. Kadınlar, çocuklar, yaşlılar… hepsi madenin tozuna bulanmış, umutları çalınmış. Sabo’nun planı kusursuzdu. Sessizce sızdık, nöbetçileri etkisiz hale getirdik ve madenin kontrolünü ele geçirdik. Sabo’nun alevleri geceyi aydınlattı; o alevler sadece ateş değil, bir işaret. Özgürlüğün kıvılcımı.Ama zaferlerimiz hep buruk. Köylülerden biri, yaşlı bir adam, elime tutuşup ağladı. “Bizi kurtardınız, ama ya geri gelirlerse?” dedi. Haklı. Denizciler geri gelecek. Her zaman geliyorlar. Dünya Hükümeti’nin pençeleri uzun, ama bizim irademiz daha güçlü olmalı. Dragon’un sözleri aklımda: “Adalet, bir ada değil, bir yolculuktur.” Sabırlı olmalıyız, ama sabır da bir bıçak gibi keskin olmalı.

17. Gün, Bilinmeyen Denizler

Gemideyiz. Rüzgâr sert, dalgalar gemiyi dövüyor. Deniz, sanki bizimle konuşuyor, öfkeli ama dost. Dragon dün gece toplantı yaptı. Plan büyük: Mariejois’in kalbine bir darbe vurmak. Henüz detayları bilmiyoruz, ama onun gözlerinde bir ateş var. Sanki fırtınaları çağıran bir adam. Bize sadece bir hedef gösterdi: “Tenryuubito’nun tacını kıracağız.” Kalbim hızlandı, ama korkudan değil, heyecandan. Bu dava, bu mücadele, her şeye değer. Bugün Koala ile konuştum. O, Sabo’nun gölgesinde gibi görünse de, kendi başına bir fırtına. Bana balıkadamların köleleştirildiği bir adadan bahsetti. Gözleri doldu, ama ağlamadı. “Ağlamak için vakit yok,” dedi. Haklı. Devrim, gözyaşını lüks sayar. Yine de içimde bir yara: Her kurtardığımız ada, bir başka esir adayı hatırlatıyor. Dünya Hükümeti’nin zulmü, bir hidra gibi. Bir başını kesiyorsun, iki tane çıkıyor.

22. Gün, Kayıp Adalar Zinciri

Düşman gemisi battı. Üç Denizci gemisi, bir amiral yardımcısı. Kolay olmadı. Hack’in yumrukları, taş gibi iniyordu. Ama asıl kahraman, ismini bilmediğim o genç çocuktu. Köylülerden biri, elinde sopayla gemiye atladı. “Özgürlük ya da ölüm!” diye bağırıyordu. Onun gözlerinde devrimi gördüm. Dragon haklı: Devrim, bir ordu değil, bir inanç.Gece, yıldızların altında düşündüm.

Dragon'un sözleri aklıma geldi. “Devrimci, en yüksek insanlık seviyesidir.”
Ama bu seviye ağır. Her zafer, bir yoldaşın kaybıyla geliyor. Dün gece iki arkadaşımız yakalandı. Onları kurtarmak için plan yapıyoruz, ama risk büyük. Dragon, “Kimseyi geride bırakmayız,” dedi. Bu söz, içimi hem ısıtıyor hem yakıyor.

30. Gün, Bilinmeyen Bir Mağara
Saklanıyoruz
.

Denizciler peşimizde, amiral bu sefer bizzat geldi. Fujitora. Kör ama her şeyi gören bir adam. Onunla çarpışmadık, henüz değil. Dragon, “Zamanı değil,” dedi. Sabo ise sabırsız, alevleri parmaklarının ucunda dans ediyor. Ama hepimiz biliyoruz: Bu savaş, sadece kılıçla ya da yumrukla kazanılmaz. Halkın uyanması gerek. Her ada, her köy, her yürek… Onlar uyanmadan, zafer sadece bir rüya.Mağarada, ateşin başında yazıyorum. Yarın başka bir adaya yelken açacağız. Hangi ada, bilmiyorum. Belki bir sonraki zafer, belki bir sonraki yenilgi. Ama umut, cebimde bir bıçak gibi. Keskin, soğuk, ama her zaman hazır.Devrim sürecek.

Devrim sürecek. Özgürlük, bir ada değil, bir yolculuk.

Devrim Ordusu Günlükleri: Ejderha’nın Ateşi




17 Temmuz, Denizlerin Öfkeli Gecesi


Gökyüzü bu gece ağır, bulutlar sanki dünyadaki tüm acıları sırtlanmış gibi. Denizin tuzlu kokusu, burnumda özgürlüğün keskin ama bir o kadar da uzak kokusuyla karışıyor. Kampta ateş yanıyor, ama sıcaklığı içimizi ısıtmıyor. Yoldaşlarımın gözlerinde kararlılık var, evet, ama aynı zamanda yitip giden hayallerin gölgesi. Devrim, bir umut kadar güzel, bir yara kadar acı. Bugün, bir köy daha gördük, Dünya Hükümeti’nin zincirleriyle ezilmiş. Çocuklar aç, anneler çaresiz, babalar ise ya köle kamplarında ya da denizin dibinde. Sabo’nun sesi hâlâ kulaklarımda: “Bu düzeni yıkacağız, Dragon. Ne pahasına olursa olsun.” Onun gözlerindeki ateş, sanki Luffy’nin ruhundan bir parça taşıyor.

Kardeşinin hayalini omuzlarında taşıyan bir adamın öfkesi, bu dünyayı yakabilir. Ama bazen merak ediyorum, bu ateş bizi de mi yakacak? Karura’yı düşünüyorum. O küçük kızın gözleri, sanki bütün adaletsizlikleri bir bakışta anlatıyordu. Onu kurtaramadık. Köyü alevler içinde bıraktılar, sadece bir mesaj vermek için: “İsyana cüret eden, yanar.” Ama bilmiyorlar, her külün altında yeni bir kıvılcım doğar. Karura’nın annesi, son nefesinde bana bir şey söyledi: “Çocuğumun gözyaşları, sizin devriminizi sulayacak.” O sözler, kalbime bir hançer gibi saplandı. Devrim, sadece zafer naraları değil; aynı zamanda annelerin feryatları, çocukların sessiz çığlıkları. Koala gece nöbetinde. Onun hikayesi, hepimizin hikayesi aslında.

Kölelikten kurtulan bir ruh, ama zincirlerin izleri hâlâ teninde. Bana bir keresinde, “Dragon, özgürlük ne kadar ağır, biliyor musun?” demişti. Bilmez miyim? Özgürlük, bir kelebeğin kanat çırpışı kadar narin, bir dağın ağırlığı kadar ezici. Ama biz bu yükü taşımaya ant içtik.Hükümet’in gemileri ufukta belirdi yine. Yarın bir çatışma olacak, biliyorum. Belki bazılarımız bu günlüğü bir daha okuyamayacak. Ama korkmuyor muyuz? Hayır. Korku, zincirlerin diğer adıdır. Biz korkuyu çoktan denize gömdük. Yoldaşlarım, her biri birer fırtına. Sabo’nun öfkesi, Koala’nın inadı, Ivankov’un neşesi, Kuma’nın sessiz gücü… Hepsi, bu karanlık dünyayı yırtacak bir şafak için çarpıyor. Luffy… Oğlum. Senin hayalin, bizim devrimimizin meşalesi.

Bilmiyorsun, belki de hiç bilmeyeceksin, ama her adımda seni düşünüyorum. Senin gülüşün, bu dünyayı değiştirebilecek tek şey. Eğer bir gün bu günlükler eline geçerse, şunu bil: Baban, sadece bir devrimci değil, aynı zamanda senin hayallerine inanan bir adamdı. Deniz fısıldıyor. Sanki bir şey söylüyor, ama ne? Belki de özgürlüğün şarkısıdır bu. Ya da bir annenin ninnisi. Ya da Karura’nın son gözyaşı. Bilmiyorum. Ama şunu biliyorum: Bu dünya, bir gün bizim olacak. Çünkü biz, sadece kendimiz için değil, tüm zincire vurulmuşlar için savaşıyoruz.

Monkey D. Dragon
Devrim Ordusu Lideri

Devrim Ordusu üyeleri düşüncelerini yazıya dökse ne çıkardı, o konu hakkında kurgusal bir başlık açmak istedim. Bir ara Sabo, İvankov vs.ekleyip güncellerim.
 
Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık