Bence sadece Toriko serisinin değil, tüm çizgiroman alemleri içindeki en karizmatik dövüş stiline sahip Jirou, Knocking hem saldırı için hem de savunma için mükemmel yetenek. Bu attığın sahnede yalnızca aldığı saldırıyı knockingle savuşturuyor, saldırının yarattığı yıkıma bak, gezegen yokedecek saldırıları böylece hem savuşturup hem kendi bedeninde mühürleyebiliyordu.Jiro serinin en karizmatik dövüş stiline sahip karakteriydi.
Jirou fiziksel güç temelli, doğru ama yakın dövüşe girmesine gerek yok. Durduğu yerden attığı Guinness Punch'a bakJiro fiziksel güç temelli bir dövüşçü. İchiryu parmak hareketiyle bile rakibini alt ederken Jiro yakın dövüşe girmesi gerekiyor. Demem o ki bana göre İchiryu tüm mangalar aleminde WB ile beraber en karizmatik karakterdir.
Usta söylesene Nika'ya o kadar laf ediyon. Toriko'nun icinden 3 tane canavar çıktı. Sonuncusu herkese çıkıp tek attı White.Bence sadece Toriko serisinin değil, tüm çizgiroman alemleri içindeki en karizmatik dövüş stiline sahip Jirou, Knocking hem saldırı için hem de savunma için mükemmel yetenek. Bu attığın sahnede yalnızca aldığı saldırıyı knockingle savuşturuyor, saldırının yarattığı yıkıma bak, gezegen yokedecek saldırıları böylece hem savuşturup hem kendi bedeninde mühürleyebiliyordu.
Knockingin saldırıda kullanılması daha göz kamaştırıcı. Teppei vs Tommyrod hala akıllarda
Jirou fiziksel güç temelli, doğru ama yakın dövüşe girmesine gerek yok. Durduğu yerden attığı Guinness Punch'a bak
Jirou mühürleri açmadığında bile bir yumrukta tüm adadakileri yere sabitliyor, mührü açınca dünyayı durduracak oluyor, illa rakibinin dibine girmesine gerek yok.
WB'nin karizmasını E. Oda kendi elleriyle çizdi. Xebex'in getir götürünü yapıyor gibi gösterdi, WB'nin bir ağırlığı kalmadı. Ama İçiryu öyle değil, Şima sensei, İçiryu'nun karizmasını hiçbir şekilde çizmedi, çizdirmedi de. Serinin başından sonuna kadar ağırlığını kaybetmedi İçiryu.
Sana bir örnekle ikisinin aynı şey olmadığını açıklayayım.Usta söylesene Nika'ya o kadar laf ediyon. Toriko'nun icinden 3 tane canavar çıktı. Sonuncusu herkese çıkıp tek attı White.
En güçlüsü Ichiryu. Ardından Jirou geliyor. Midora en güçsüzleri sayılır.Üçlünün en güçsüzü jirou.En güçlüsü ise Midora bana göre.
Ichiryu'nun istese Midora'ya karşı kazanacağı zaten mangada gösterilmişti.En güçlüsü Ichiryu. Ardından Jirou geliyor. Midora en güçsüzleri sayılır.
Savcım baya hikaye yazmışsın. Toriko'nun içinde parti vardı bildiğin. Bu arada Beyaz'ın gücüne değinmedin. Çıktı herkese tek attı.Sana bir örnekle ikisinin aynı şey olmadığını açıklayayım.
İki tane bina düşün, birisi betonarme inşa edilmiş, TOKİ'ler gibi temel, duvarlar, kolonlar perde beton.
Diğer binada her çeşit malzeme kullanılmış, zemin taş, bir duvar saman, bir duvar kerpiç, kolonlar bambu.
Sonra bir deney yapılmış, iki binaya da havadan şundan bırakmışlar
Sonuç olarak betonarme bina hasar görmemiş, diğer de yıkılmış haliyle
Toriko gurme hücreleri ve buna bağlı olarak gurme şeytanları üzerine kurulmuş bir seri. Bu şeytanların iştahtan doğduğu, başka boyutta bulunduğu, belirli olasılıklar dışında milyon yıl da geçse yeniden tezahür ettikleri, bir konağa yerleşip o ölünce başkasına yerleştikleri, bu yerleşilen konakları da potansiyellerine göre seçtikleri, bazı durumlarda bir konağın içinde birden çok şeytanın bulunabildiği, hep anlatılan şeyler. 1-2 bölüm değil, serinin büyük kısmı böyle anlatımlarla geçiyor.
Toriko'da niye üç tane şeytan var, Gurme Tanrısı denilen ve hayvan gibi hücrelere, yiyecek şansına, potansiyele sahip serinin zirvelerinden Acacia ve Frohze'nin oğlu olduğu için. Ki bir konağın içinde birden fazla şeytanın olabileceğini İçiryu'nın kombosu Chichi söylemişti, yani güncel hikayede görmesek de geçmişte de olsa örneği var olan bir durum bu.
Şimdi gelelim Nika'ya, OP evreni şeytan meyveleri üzerine kurulmuş ama OP evreninde kendi iradesi olan, kendi karakteri olan, eğlencesine özgürlüğüne düşkün olarak tanıtılıp WG'den 800 yıl kaçtığı söylenen, kendini kime yedirse karakterini o kişiye geçiren, kendini yiyen kişiyi konak olarak kullanan başka meyve yok.
Nika'nın tüm bu özelliklerini geç şeytan meyvesi sahibini seçer diye bir cümle bile yok seride. Nika her yönüyle serideki tek varlık, örneği yok. Nika Toriko'da olsa olurdu, Toriko'nun altyapısı Nika'yı kaldırır, Gurme Şeytanı deriz, bir konağın içine girer o ölünce başkasına girer, Toriko serisinde yüzlerce gurme şeytanı var zaten ama OP evreninde Nika'yı kaldıracak bir altyapı yok.
Yani 1100 bölümlük seride misyonu olan tek varlık Nika, eğlendir-özgürleştir, herkesin özür dilediği, 800 yıl önceki eksik işini yapmak için geri gelen varlık Nika. Diğer meyvelerde niye yok mesela, Deprem meyvesi niye şöyle tanıtılmıyor, yiyene havayı kırma gücü verir, gittiği yere öfke götürür yıkıma yol açar, var mı böyle tanıtım yok. E. Oda gitti Nika meyvesine karakter verdi, diğer meyvelerde yok böyle bir şey.
Bir yerden sonra bozuyor şaheser olduğunu düşünmüyorum. Güç dengesi yok.Toriko şuan çizilse şu an sektörü domine eder. Saçma sapan seriler şuan zirve yapıyor iken bu şahaser hakkettiği değeri bulamadan kayıp gitti :/
Çöpetsuların domine ettiği piyasada düzgün bir anime ile sektöre girseydi yer yerinden oynardı. Aksiyonu hiç durmuyor ve konsept çok ilgi çekici. Güç seviyeleri uçuk hem insan karakterler hem yaratıklar hem de doğa koşulları insanın ilgisini fazlasıyla çekiyor. Çok ciddi ve vahşi animeye ihtiyacı var. HxH'de vahşet ve korku dolu anları çok güzel bir şekilde izleyiciye geçiriyorlardı. Aynı tonda olmalı Toriko animesi. O zaman güncel piyasayı silip süpürürdü.Bir yerden sonra bozuyor şaheser olduğunu düşünmüyorum. Güç dengesi yok.