İktidar olmadan önce de terör örgütü olarak tanımıyorlardı. Resmi olarak Talibanla değil, El Kaide ile mücadele ediyor NATO güçleri. O yüzden yazılı bir eserde sehven yapılacak bir hata değil bu. Biz mesela, Suriye savaşında bize saldırılmadığı sürece müdahale edilmediği sürece Rejim birliklerine bir saldırı düzenlemedik.
Oradaki suikasti anlatmanın sebebi, komplo teorisi değil savaşın meşruiyeti ile alakalı bir mevzuydu. Uzun uzun anlatıp genel sohbeti boğmak istemedim. Talibandan ziyade NATO nun Afganistan'a müdahalesi ile alakalı bir durum.
Harrynin kitabındaki satır aralarına bakınca, pr derdinde olduğunu düşünmüyorum. Her zaman psikolojik problemi varmış gibi geldi bana. Tabi uzmanları daha iyi bilir.
Ekleme: Taliban'a karşı yapılan mücadelenin sebebini haklı, yönetimini yanlış buluyorum. Taliban'ı yanında duruyorum gibi anlaşılmasın ama orada olma zorunluluğu olmayan bir prensin tamamen keyfi bir şekilde, savaşmasını terörle mücadele olarak nitelendiremiyorum.
Afganistan savaşında müttefik güçler tarafından 'yanlışlıkla' öldürülen sayısız sivil vatandaşın öldürüldüğü bir durumda kesin bir şekilde 25 kişiyi öldürdüm demek biraz mantıklı bir durum değil. Afganistan iç savaşı öyle Karabağ Savaşı gibi bir cephe savaşı değil. Meskun mahalde, halkın-Talibanın-müttefik güçlerinin iç içe yaşadığı topraklarda yaşanan ve müttefik güçlerinin sivil-terörist ayırmadan katliam yaptığı bir coğrafya.
Savaşta sivil zaiyat olacaktır elbette. Kaçınılmaz bir durum bu. Ancak kadın çocuk demeden katleden bir grubun aktif savaşan parçası ile sivil zaiyatı umursamasa 2 haftada alacağı Ağrın bölgesini 2 ayda alan ve sırf sivil zaiyat olmasın diye meskun mahalde ağır bombardıman kullanmayıp şehit verme riskini göze alan ordumun kıyaslanmasına karşıyım.
Afganistan'da da Türk ordusu var diyebilirsiniz ama orada Türk askeri doğrudan savaşmıyor. Bölgedeki sivillerin kullandığı yapıları koruyor ve düzeni sağlayacak polis-asjer güçlerini yetiştiriyor.