Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

NBA

Kobe sadece bir basketbolcu değildi mamba mentality dediğimiz felsefenin de yaratıcısıdır hayatımın her alanında mamba mentality i benimsemiş birisi olarak dün gece haberi alınca bu kadar yıkılacağımı düşünmezdim.Hiç tanışmadığınız bir insanın ölümünün bu kadar üzmesi onun ne kadar büyük karakter olduğunu gösteriyor.Bu arada hiç bir şey olmamış gibi yayın akışına devam eden NBA tv ve tüm devre arası mola şovlarıyla devam eden maçlarında gelmişini geçmişini seveyim bu sene daha izlemem NBA allstar da dahil...Ulan karaktersizler basketbol dediğimiz olayın o hepinizin milyarlarca dolar kazandığı sistemin en önemli çarklarından birisi ölmüş 40 yaşında siz hala Show must go on kafasındasınız.
 
Yazacağı çok kitap, Anlatacağı çok hikaye, öğreteceği çok şey vardı... Hepsiyle birlikte gitti. Böyle mental yapıda biri çok nadir gelir.
 
Biri çıkıp Kobe'nin yaşadığını açıklayabilir mi? Çok fazla uzadı bu iş. Tamam ağladık kahrolduk bittik tükendik tatmin oldunuz mu? Şimdi yaşadığını açıklayın...
 
Belki abartıyor olarak görünebilirim bir çok kişi tarafından ancak biraz olsun Kobe için bir şeyler yazmak isterim çünkü bir dost, bir idol ve daha ötesi kahramanımı kaybettim.

İlk sayısını faul çizgisinden atmıştı Kobe, tıpkı son sayısını attığı gibi. Kim olduğu biliniyor, potansiyeli konuşuluyor, ne olabileceği tahmin ediliyor ancak olduğu şey tahminlerin tamamen ötesine çıkıyor; efsane oluyor. Kimi için en iyi skorer, kimi için harika bir rol model, kimi için en iyi sporcu oluyor. Benim için ise o; the Hero. Çok küçüktüm tanıştığımda, bir gazetenin spor sayfasında tam sayfada turnikeye çıkmıştı. Onda hissettiğim şey istek ve arzusunun peşinde koşan bir yaratık olduğuydu.

Tam 81 sayı. 2006 yılıydı. Maçı izlememiştim. 81 attığını yine gazeteden öğrenmiştim. Ve yüzünde muazzam bir şey gizliydi; saygı. O gün ki ilk sayısını da son sayısını da aynı ciddiyetle atan bir şeydi o. Sevinci, hırsı, azmi, tutkusu bir damla dahi azalmayan; aksine her sayıyla taşan duygu silsilesi oluşuyor gibiydi yüzüne baktığımda. Alkışlatılmak için çıkarken onca çığlığa ve alkışa karşı gösterdiği görüntü ise sağ elini işaret parmağı yukarı bakacak şekilde kaldırması ve tam karşıya bakması oldu. Bu, onun bulunduğu konumun sadece sporcu olarak değil varoluşsal olarak da farkında olduğunun yegane kanıtıydı. O kendine Black Mamba lakabanı takan biriydi. Saha dışında bir çok sorunla uğraşan Kobe, sahada basketbolun kendisi olduğunu hisseden ve hissettiren bir canavardı.

Kahramanımın bende yaşattığı en yoğun duygu ise kusursuzluk oldu. Bir çok başarılı sporcu kendisini bağlı olduğu spora adar. O herkesten farklı olanı yapmıştı; kabullenmişti. Kendisinin basketbola adandığını fark etti ve benliği ile barışık bir tutum sergiledi. Ruhu ile bütünleşti ve o parkeye her çıkışında odaklandığı şey sadece basketboldu. Matt Barnes'ın yan çizgide topu suratına vuracakmış gibi yaptığı fake harekete anlık tepki dahi vermemişti. "Ey hatırlayan! Yüzündeki tebessümü görebiliyorum."

Kahramanımın bana kazandırdığı bir şey daha vardı; pes etmemek. Aşili koptuğunda bile mağrur bir savaşçı gibi kimseden destek almadan tek başına parkeden yavaşça çıkması ona olan kahramansal duyguların taşmasına sebep oluyordu. Peki aşil tendonu koptuktan sonra o ne yaptı? En büyük dramayı kendisini yenilemek için kullandı ve kocaman bir dönüş yaptı. İçinde bulunduğu olumsuz durumu azmi ve çalışkanlığı ile bertaraf etti ve onu sevenlerin karşısına tekrar çıktı.

Sonrasında ne mi oldu? Son maçında ben gözleri yaşlı onu izlerken o rakip potaya tam 60 sayı soktu. Binlercesi statta, milyonlarcası televizyon başında ağlıyor. Sözlerini ise gözleri yaşlı bir şekilde “Mamba Out!” diyerek sonlandırıyordu.

Süper kahramanım; Rest In Power!

Buraya kadar okuduysanız sevebileceğinizi düşündüğüm bir kaç yazı ve içerik bırakmak isterim;




 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 2)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık