Bu arada sabah uyanır uyanmaz yazdığımdan olsa gerek kopyala yapıştır kısmına cevap vermeyi unutmuşum. Hayır kopyala yapıştır değil, bizzat el emeği.Bu etiketlemelerin hiç bildirim olarak gelmiyor ya. Kopyala yapıştır yaptığından mı acaba.Kim uğraşır zaten bu kadar nicki tek tek yazmaya.
O 3 haftaya bu hafta dahil mi, yoksa bundan önceki 3 filmi mi kastediyorsun?
Boyhood'u izlememe sebebimi söylemiştim zaten. Ondan sonrakileri izlemişim. Bu haftayla birlikte 4 oluyor.O 3 haftaya bu hafta dahil mi, yoksa bundan önceki 3 filmi mi kastediyorsun?
Helal bee sana!Bu arada sabah uyanır uyanmaz yazdığımdan olsa gerek kopyala yapıştır kısmına cevap vermeyi unutmuşum. Hayır kopyala yapıştır değil, bizzat el emeği.
O 3 haftaya bu hafta dahil mi, yoksa bundan önceki 3 filmi mi kastediyorsun?
Anladım. Belki haftaya bilmediğin bir film gelir artık.
Göründüğü kadar uğraştırıcı bir şey değil aslında.Helal bee sana!
Ben uğraşmazdım
Zaten çok detaylı şeyler de yazmıyorum yani.)
Filmin tam olarak anlaşılması için bir defa izlemek yeterli değil. Filmimi kimse izlemiyorFilmi izledim. (Spoiler butonunu kullanmıyorum bu sefer, ona da gerek yoktur herhalde.
Aslında ilk çıktığı zamanlar yarım yamalak izlemiştim de oradan hem bir şey kalmamış, hem de o yaşlarda çok anlamamışım zaten. O yüzden tekrar izlediğim iyi oldu.
Film baya underrated. Öyle olması da şaşırtıcı değil. Diriliş Ertuğrul tayfasının, yani ülkenin çoğunluğunun bunu beğenmesi şaşırtıcı olurdu.
Uzun uzun yazmayacağım. Konu başka yerlere kayacak çünkü. Sonra hiç yoktan banlanmayalım. Gerçi modlar bu konuya uğramıyor pek, hatta kimse uğramıyor, burada yalnızım yohohohoho.
Kısa kısa yazayım. Filmde o dönemin özellikleri, kültürü vs. çok iyi işlenmiş. Bu kadarını beklemiyordum hatta. Onun haricinde kullanılan dil çok iyi. Sadece lakin, bilhassa vs. ile tarih filmi/dizisi çekilmiyor.
Oyuncular birkaç figüran haricinde güzeldi. Kıyafet seçimleri başarılı. Onun haricinde çok gönderme var. Arada durdurup ne diyor bu acaba diye düşündüm. O aralarda biraz tarih bilgimi de yokladım tabi.
Onun haricinde film bir tık daha kısa ve idam sahnesi biraz daha duygusal olsa daha iyi olurmuş.
Bu kısma özellikle katılacağım. Beğenmeyi geç nefret ederler dünya görüşleriyle oluşturdukları tarih anlayışına uymuyor diye. Orhan'ı gerçekten de uzun beyaz sakallı, sarıklı, kaftanlı biri sanıyorlar 19. yüzyılda yapılmış tasvirlere kanıp. :/Diriliş Ertuğrul tayfasının, yani ülkenin çoğunluğunun bunu beğenmesi şaşırtıcı olurdu.
Kulüp öleli çok oldu. Toprak atanı eksik sadece.Filmimi kimse izlemiyor
Ben yine de spoilera alayım.
Bu filmin en sevdiğim yanı, dönemi kusursuza yakın aktarabilmiş olması. Dil, kültürler ve karışmalarındaki gerilim, giyim, çevre ve siyasi ortam, rivayetlerin de köküne inip boşlukları doldurarak ve yan birkaç doldurma karakterle tamamlayarak çok iyi aktarılmış.
Fildeki sembolizm, göndermeler ve felsefe oldukça etkileyici.Bir Türk filminden beklemeyeceğim kadar iyi. Küçükken izlediğimde ben de çok beğenip epey eğlenmiştim, ama hiçbir halt anlamamıştım. Biraz daha birikimle görmek her şeyi başkalaştırıyor.
Oyunculuklar enfes. Yeteneksiz Beyazıt bile gereğinden iyi oynamış. Haluk Bilginer her zamanki gibi mükemmel.
Zamanın imkansızlıklarından falan, cgi o kadar da iyi değil ama yine de dönemine göre başarılı.
Hikayeyi oluşturanlar her kimse, dönemde yaşamış kişileri çok iyi özümseyip aktarabilmişler.
Bunun en iyi örnekleri Orhan ve Nilüfer olsa gerek. Köse Mihal'i ise özellikle beğeniyorum. Hakkında biraz okuyunca, gerçekten de böyle biriydi herhalde bu adam demekten alamıyorum kendimi.
Hele kullanılan dil. Bazen keşke tüm dönem filmleri o dönemin diliyle çekilebilse diyorum bu filmi düşününce.
Bu kısma özellikle katılacağım. Beğenmeyi geç nefret ederler dünya görüşleriyle oluşturdukları tarih anlayışına uymuyor diye. Orhan'ı gerçekten de uzun beyaz sakallı, sarıklı, kaftanlı biri sanıyorlar 19. yüzyılda yapılmış tasvirlere kanıp. :/
İnanıyorlar mı yoksa inanmak mı istiyorlar bilmiyorum. Ama nefret ettikleri kesin. Bir iki yorum okuyayım dedim. Güzel yorumlar vardı ama çoğu küfür ediyordu. Yine insanlardan soğuyup küfür dağarcığımı geliştirdim sayelerinde.
Filmi izledim. (Spoiler butonunu kullanmıyorum bu sefer, ona da gerek yoktur herhalde.
Aslında ilk çıktığı zamanlar yarım yamalak izlemiştim de oradan hem bir şey kalmamış, hem de o yaşlarda çok anlamamışım zaten. O yüzden tekrar izlediğim iyi oldu.
Film baya underrated. Öyle olması da şaşırtıcı değil. Diriliş Ertuğrul tayfasının, yani ülkenin çoğunluğunun bunu beğenmesi şaşırtıcı olurdu.
Uzun uzun yazmayacağım. Konu başka yerlere kayacak çünkü. Sonra hiç yoktan banlanmayalım. Gerçi modlar bu konuya uğramıyor pek, hatta kimse uğramıyor, burada yalnızım yohohohoho.
Kısa kısa yazayım. Filmde o dönemin özellikleri, kültürü vs. çok iyi işlenmiş. Bu kadarını beklemiyordum hatta. Onun haricinde kullanılan dil çok iyi. Sadece lakin, bilhassa vs. ile tarih filmi/dizisi çekilmiyor.
Oyuncular birkaç figüran haricinde güzeldi. Kıyafet seçimleri başarılı. Onun haricinde çok gönderme var. Arada durdurup ne diyor bu acaba diye düşündüm. O aralarda biraz tarih bilgimi de yokladım tabi.
Onun haricinde film bir tık daha kısa ve idam sahnesi biraz daha duygusal olsa daha iyi olurmuş.
Filmimi kimse izlemiyor
Ben yine de spoilera alayım.
Bu filmin en sevdiğim yanı, dönemi kusursuza yakın aktarabilmiş olması. Dil, kültürler ve karışmalarındaki gerilim, giyim, çevre ve siyasi ortam, rivayetlerin de köküne inip boşlukları doldurarak ve yan birkaç doldurma karakterle tamamlayarak çok iyi aktarılmış.
Fildeki sembolizm, göndermeler ve felsefe oldukça etkileyici.Bir Türk filminden beklemeyeceğim kadar iyi. Küçükken izlediğimde ben de çok beğenip epey eğlenmiştim, ama hiçbir halt anlamamıştım. Biraz daha birikimle görmek her şeyi başkalaştırıyor.
Oyunculuklar enfes. Yeteneksiz Beyazıt bile gereğinden iyi oynamış. Haluk Bilginer her zamanki gibi mükemmel.
Zamanın imkansızlıklarından falan, cgi o kadar da iyi değil ama yine de dönemine göre başarılı.
Hikayeyi oluşturanlar her kimse, dönemde yaşamış kişileri çok iyi özümseyip aktarabilmişler.
Bunun en iyi örnekleri Orhan ve Nilüfer olsa gerek. Köse Mihal'i ise özellikle beğeniyorum. Hakkında biraz okuyunca, gerçekten de böyle biriydi herhalde bu adam demekten alamıyorum kendimi.
Hele kullanılan dil. Bazen keşke tüm dönem filmleri o dönemin diliyle çekilebilse diyorum bu filmi düşününce.
Bu kısma özellikle katılacağım. Beğenmeyi geç nefret ederler dünya görüşleriyle oluşturdukları tarih anlayışına uymuyor diye. Orhan'ı gerçekten de uzun beyaz sakallı, sarıklı, kaftanlı biri sanıyorlar 19. yüzyılda yapılmış tasvirlere kanıp. :/
Kulüp öleli çok oldu. Toprak atanı eksik sadece.
Yorumu spoiler içine almayı gerektirecek bir şey yokmuş aslında. Bir yere bir şey eklemek istiyorum sadece.
Keşke çekilebilse ama mümkün değil malesef. Bu filmin o dille çekilmesi bile hata olmuş aslında. İnsanlar destur, ulema, temaşa vs. gibi kelimeleri anlamıyorlar. Anlamadıklarında da film yeterince kazanamıyor. Sonu bunun gibi oluyor. Olayın hakkını bir iki kişi veriyor ama geri kalan bu ne biçim iş diye sövüyor. Bütün o emeğe vs. değmiyor.
İnanıyorlar mı yoksa inanmak mı istiyorlar bilmiyorum. Ama nefret ettikleri kesin. Bir iki yorum okuyayım dedim. Güzel yorumlar vardı ama çoğu küfür ediyordu. Yine insanlardan soğuyup küfür dağarcığımı geliştirdim sayelerinde.
