[Teori] Kapalı Kutu Crocodile

İyi günler arkadaşlar diyerek lafı fazla uzatmadan konuya başlayayım

Bilindiği gibi Crocodile seride Luffy'nin rakibi olmuş ilk Shichibukaidir. Aynı zamanda Baraque Works'un patronudur. Seride pek çok yerde bu adamın bir nevi anahtar rolünde ortaya çıktığı görülmüştür. Fakat ne gerçek ismi ne de geçmişte neler yaşadığı ve ne yaptığı bilinmemektedir.

Ek olarak hemen hemen çoğu kişilerin bilmediği Alabastada ki Poneglyph'i öğrenmiş ve antik silahın peşine düşmüştür. Sadece bu da değil ne kadar haki kullanıyorken görünmese de hakiden bile daha nadir kullanılan meyve uyandırma hakkında ki bilgisiyle İD den kaçarken uyarılarıyla dikkat çekmiştir. Yine aynı şekilde çoğu kişi tarafından Wb'ye yenilerek Grand Lıne'a gelmesi ''Korkmuş, yenildikten sonra Grand Lıne'ın sonuna kadar gitmiş'' denmesi biraz da olsa yanlıştır. Crocodile gibi birinin Wb'nin karşısına çıkması bile ne denli güçlü bir korsan olduğunun göstergesidir. Şuan mangada da işlendiği gibi bir Yonkouya ulaşmanın ne denli zor olduğunu görüyoruz. Kid,Apo,Hawkins gibi adamların bir Yonkou karşısında ne hale geldiğini hepimiz gördük. Ek olarak aynı şekilde Big Mom'ın bölgelerinden nasıl def edildiklerinden manga karakterlerinden duyduk. Zaten adamın ne için Alabastada olduğu da belliydi. Neyse fazla uzatmadan..

Yani demem o ki bu adam gençliğinde Wb'ye kadar ulaşabilmiş ve onunla dövüşmüştür. Tabi ki bir yenilgi almıştır ve bundan normal bir şey de yoktur. Zamanında Roger ile dövüşmüş bir adamdan bahsediyoruz. Hatta Crocodile Wb'ye Marineford da ki hali sebebiyle kızmış ve kendi adamından nasıl böyle bir yara alabileceği için geçmişte onun gibi bir adama yenilmediğini söylemiştir. Daha doğrusu geçmişte olduğu gibi güçlü olmadığına vurgu yapmıştır.

Yine Alabasta'ya dönecek olursak ilk karşımıza çıktığı sahnede ülkeye saldıran korsanları bir eliyle yenerek bir nevi mangaka tarafından güç gösterisi yaptırılmış ve halk tarafından sevildiği, halkı kandırdığı görülmüştür. Hemen sonrasında altınları alıp gittiği sahnede ise halkın ona karşı tezahurat yapmasına rağmen yüzünde ki ifade dikkat çekmiştir.
Devamında Alabasta da ki antik silahın peşine düşmesi ve Ütopia operasyonu adlı planı ortaya koyması belki de ne kadar zeki biri olduğunu ortaya çıkarmıştır. Peki bu Utopia Operasyonu neydi?
Kısaca söylemek gerekirse bu operasyonun amacı Kralı tahtdan indirmek ve Antik silahı ele geçirmekti. Bu size de bir operasyon için çok sade gelmiyor mu? Bir kralı tahtan indirmek ve antik silahı ele geçirme planına neden Utopia ismini versin ki Crocodile? İşte asıl olay burada başlıyor. Ne kadar görünün kısmıyla Antik silahı ele geçirip Kobranın inişinden sonra Crocodile'ın kral olması gibi görünse de asıl olay ondan sonra başlayacaktı. 10 Milyon nüfuslu bir ülkeye Kral olan Crocodile neler yapabilirdi? Hele de bu ülke de 1 milyon kişi savaşabiliyorken ve elinde Antik silah bulunan bir Crocodile?

En kolayından Ütopia'nın anlamına bakacak olursak şu iki anlam çok dikkat çekiyor.

- Düşler ülkesi
- Gerçekleşmesi imkansız düşünce

Tamam düşler ülkesinin anlamı Crocodile'a göre bu ülkeyi ele geçirmek olsun veya daha iyi bir yer haline getirmek olsun. Peki ya burada eğer 2. anlam olarak ''Gerçekleştirilmesi imkansız düşünce'' ne anlama geliyor? Bana sorarsanız ''Hükümetin yıkılması'' anlamına geliyor. Kısaca anlatmam gerekirse biraz uzun olabilir ama yine de kısaca anlatayım.

Bilindiği gibi Luffy'e yenildikten sonra Crocodile İD'nin 6. katına hapis edilmişti. Bilindiği gibi burası tarihin en büyük suçlularının bulunduğu yerdi. Crocodile buradan çıktıktan hemen sonra Ivankov ile küçük bir atışma yaşadı ve İvankov tarafından Crocodile tehtid edildi. Çoğu kişi hemen yine en basit düşünceyle Crocodile kadındı. İvankov onu erkek yaptı ve bu sırrı onu tehtid etmek için kullandı. Peki bu düşünce ne kadar olasılıkla gerçek olabilir. Bence bu ihtimal %1'lik bir ihtimal. Bana kalırsa işin daha derin bir boyutu var.

Crocodile bu kadar bilgiyi nasıl öğrendi? Alabastada ki antik silah? Poneglyph? Nico Robin olayı vb.
Yani kısaca Crocodile eski bir devrimci olabilir. Hatta eski ''Kötü bir devrimci'' olabilir desek daha iyi olur. Crocodile her zaman bir şeyleri feda ederek bir şeyler elde etme çabası onu Dragon ile karşı karşıya getirmiş olabilir. Bir şeylere inanmak ve birlik olma konularında ne kadar kötü olduğunu ve bu konuda nasıl laflar ettiğini biliyoruz Crocodile'ın, yani Crocodile bu yüzden Dragon ile yani kısaca Devrimci birliğiyle ters düşmüş ve orada edindiği bilgiler ile Alabastada ki Poneglyph ve antik silahın peşine düşmüş olabilir. Aynı şekilde burada edindiği bilgi ile Nico Robin'e Devrimcilerden önce ulaşmış olabilir. Yani Crocodile bir şeyleri feda ederek tüm dünyayı iyi bir yer haline getirmek istiyorken. Dragon ise bir insanın bile zarar görmeden daha doğrusu kendileri tarafından zarar verilmeden, dünyayı iyi bir yer haline getirmeye çalışmış olabilir. Crocodile ise bu yüzden kendi başına bir şeyler yapmaya kalkmış olabilir. Bunun içinde Alabasta'yı feda ederek antik silahı ele geçirip hükümete karşı bir şeyler yapmayı planlamış olabilir.

Diğer bi düşüncem ise Gol D Roger- Crocodile ve Portgas D. Ace ile ilgili. Bilindiği gibi Roger idam edilirken eski muhteşem nesilin üyeleri idam platformunun etrafında idiler. O sahnede Crocodile'ın göründüğü sahne şu şekilde çizilmiş.

Diğer ünlü kişilikler.


Yağmurun altında olan bir Crocodile ve yüzü gözükmeyen bir fotoğrafı. Yine aynı şekilde İvankov'un sırrı ile beraber herkesin aklına gelen ilk fikir. Mangaka'dan gelebilecek bir ters köşeye yatırma olayı. Crocodile'ın yüzü gözükmüyorken neden hiç kimse onun ağladığını, üzüldüğünü düşünmüyor? Crocodile ile Roger'ın arasında küçük de olsa bir bağ veya akrabalık olamaz mı?

- Ace'în çocukluğu - Crocodileîn çocukluğu
Benzerlik dikkat çekici.

Gelelim MF'ye. Bilindiği gibi Crocodile'ın Marineford'a gitme isteği WB'ye olan kinindendi. Nedir bu nefret? Bu intikam arzusu bilinmez ama geçmişte aralarında kötü şeyler yaşandığı belliydi. Yani sadece bir yenilgiden bir insana bu kadar nefret beslenir mi sizce? Crocodile gibi bir adam Luffy'e de yenildi fakat MF de gelip yardım etti ve kin gütmedi gördüğünüz gibi. Peki Crocodile Wb'ye karşı neden bu kadar büyük bir kin besliyor?

Hemen sonrasında yaşanan olaylar ve hemen hemen tüm dünyanın Roger'ın öz bir olduğunu öğrenmesi yani Ace'i öğrenmeleri. Kısacası o kadar Wb'ye nefret besleyen bir adam onun daha kötü bir duruma düşmesine izin vermiyor ve Ace'i kurtarıyor.

Ne kadar Crocodile'ın ağzından duymasak da kendisi Korsanlar Kralı olmayı istemektedir. Crocodile'ın Korsanlar Kralı görünümü şu şekildedir.
Korsanlar Kralı Gol D. Roger

Bir önce ki bölüm manga kapağı
Şapka ve Crocodile bu üç kapakta da dikkat çekici. Aynı şekilde Korsanlar Kralı teması.



Ek olarak da Daz Bones'ın hayali süper kahraman bir nevi kurtarıcı olmaktır. Peki ya hayali süper kahraman olmak olan bir adam niye Crocodile gibi kötü görünen bir adamın peşinden gidiyor. Gitmesini geçtim. Kaçabileceği bir hapishane varken kaçmıyor ve yine de onunla birlikte tutuklanmayı seçiyor. Hapishaneden onunla birlikte kaçıp MF ye geliyor. Hemen sonrasında ise Yeni Dünyaya onun peşinden gidiyor. Yani yine fikrime bağlayacak olursam Crocodile'ın Utopia operasyonunu tam anlamıyla bilen belki de sadece Daz vardı. Ne kadar bir ülkeyi feda edecek olsalar da Crocodile gibi bir adamı takip etmeyi seçip onun fikirlerine saygı duymuş olabilir.

Yukarıda ki resimde Daz'ın bacağında bulunan dövme ve Dragon'un yüzünde bulunan dövme benzetmesi de yapılabilir.
Bu konu hakkınızda ki fikirlerinizi merak ediyorum ve bekliyorum iyi günler.

Eline sağlık. Bayağı uzun olmuş. Yerimizi alalım

Eski bir devrimci olma fikri güzel, beğendim.

Yenildiğine en üzüldüğüm karakterdir.Luffy korsanlar kralı olup öldükten sonra korsanlık devam ederse seri sonunda yeni gelecek yonkoulardan biri olarak görmek istediğim bir karakter.

Eline sağlık güzel konu olmuş. Ütopya planını aklıma yatması Daz Bones sayesinde oldu Güzel bağlamışsın devrimciler ile olayı. Robin, kitabe, antik silah falan mantıklı şeyler. Ama Roger ile bir ilişkisi soru işareti yinede. Belki Raftel'deki korkulan bilgilerin peşine kk olma peşindedir. Roger'da ona göre bir idol olsa gerek.

Mangadaki gidişat içinde en azından İvankov ile olan muhabbeti ortaya çıkar ama daha fazlasını beklemem. Bir daha Croco'yu böyle işlemez bence. Ara bilgi olarak geçer belki.

Croco-boya vizyonu geniş ama kendi yetersiz bir adam. Bu saatten sonra yancılığa kadar düşmüş olan itibarı geri iade edilir en fazla. Luffy kral olursa sarayına ibrikçibaşı yapılarak onurlandırılır

Güzel olmuş. Crocodile reize devrimcilik yakışır. Wb ile kapışmış adam. Dragon'a da bir selam vermiştir.

Güzel konu eline sağlık.Devrimi geçmişi kesinlikle var bunu hep söylemişimdir.

Onun dışında şu an aklıma gelen fikirlerden bahsedeyim.Beyazsakala olan kini ağır yenilgisinden ve kk olmaya ne kadar uzak olduğunu anladığı için olabilir.Çünkü çağın adı beyazsakaldı.Yüzündeki o yarayı da muhtemelen bisento ile ondan aldı bence.

Bunun dışında Crocodile otoriteye sürekli karşı çıkan biri olarak devrimcilere katıldı ilk etapta diye düşünüyorum.Ancak adamın isyankarlığı ayrı bir boyutta.Orada da otorite falan dinlemedi kafasına göre takılıp kötü polisi oynamaya başlayınca ya atıldı yada kendisi ayrıldı ve korsan oldu.

Elinde bazı bilgiler vardı silaha giden yolun Robin'den geçtiğini biliyordu.Uğraştı didindi ve devrimcilerden önce Robin'i buldu onu kendine sakladı.İşleri kendi usulüyle halletmek için.En başta hükümet yıkmayı istiyordu belki ama daha sonra kk olmayı öncelik haline getirmiş olabilir.Korsan kral olduktan sonra bunu silahlarla denemek istiyor olabilir.Herkes Roger'da antik silah olduğunu biliyordu Shiki biliyor.Roger'ın yarım kaldığını düşündüğü işini kk olarak başarmayı düşünüyor olabilir.Devrimcilerin yöntemlerini yetersiz bulup bu yola sapmış olabilir.Zaten kk hayali varsa normal olur.

Female Crocodile sıkça dillendirilen ama hiçte hoşuma gitmeyen bi olay. Devrimci geçmişi çok mantıklı olmuş. Ellerinize sağlık

Ellerine sağlık, çok iyi bağlantılar yakalamışsın. Kafama yattı açıkçası benim Crocodile'ın eski devrimci olabilme ihtimali. Roger ile aralarındaki bağlantı sadece tam oturamadı, ama onu da güzel açıklamışsın.

Okuması keyifliydi ellerine sağlık.