Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

İzlediğiniz Son Film

Gran Torino



Kore Savaşı gazisi Walt Kowalski, Detroit’in dışında kalan, Hmong (Çinli etnik grup) göçmenlerin kaldığı bölgede yaşıyordur.
Önceleri çevresindekileri sadece yabancı olarak algılarken karısının ölümünden sonra Kowalski, isteksizce de olsa komşularının ırksal sterotipten daha fazlası olduğunun farkına varır. Sonunda onlarla, onu sadece ihtiyacı olduğunda arayan ve yaşlı bir ırkçı olarak gören ailesinden daha çok ortak yönü olduğunu anlar.
Bu zaman içinde bölgenin huzuru, çetelerin yüzünden kaçmıştır ve saldırılarını giderek arttırıyorlardır. Kowalski bu şiddete karşı koymak için yeni bulduğu arkadaşlarını ve komşularını çete saldırılarından korumaya çalışır.

Az önce izlediğim enfes film. Clint Eastwood hiç ölmesin dedirtti bana. Ayrıca oyunculuk yaptığı son film olduğundan biraz içimi burkmuştur. Bu yaşta Clint amcamız, The Good rolündeki karizmasından gram eksilmemiştir. 40 yıl uğraşsam öyle bakış atamam. Gran Torino ise, harika ötesi bir makineymiş, yeni haberim oldu. İzleyin, izlettirin.
 
The Boat That Rocked



60?ların İngiltere?sinde Rock müzik yasak. Bir grup radyo dj?i zamanın gençlik ateşini tutuşturacak kıvılcımları çakmak için denizin ortasındaki bir gemide ?korsan radyo? yayını yapıyor. Kendinizi mürettebattan hissederken ?müzikal film? hissine kapılmadan ?bu film hiç bitmese? düşüncesi ile izleyeceksiniz. Hemde kim bilir kaç kere? :)

10 dk önce bitirdim. Tavsiye edilesi bir film.
 
Gırgır Ali



Yaptığı her işi gırgır namına yapan bir polis'in hikayesi anlatılıyor.Baktım ama film konusu hakkında fazla detay bulamadım anca bu çıktı:D.Ama gülerken gözlerimden yaş geldi çok gırgır filmdi harbiden o yumruk sesleri beni benden aldı :D
 
Patch Adams.



Yaşanmış bir hayat hikayesinden alınmıştır. İntihara egilimli biri olarak akıl hastanesine giren ana karakterimiz, orada gorduklerinden sonra akıl hastanesinden çıkıp, tıp fakültesine girer.Hikaye böylece başlar. Duygusal ve didaktik bir film. Robin Willams'ın oynaması bile izlemek için yeterli sebeplerden. :)

Çok önceden izlemiştim ama tavsiye etmeden geçemeyeceğim.
 
Up



Film, hayatı boyunca yaşamak istediği macera hayalini gerçekleştirmek için evine binlerce balon bağlayıp Güney Amerika'nın vahşi doğasına doğru yolculuğa çıkan 78 yaşındaki baloncu Carl Fredricksen'ın hikayesinin anlatmaktadır. Ancak Carl, yolculuğa başladıktan sonra en büyük kabusunu da yanında götürmekte olduğunu fark eder: fazlasıyla iyimser, doğa kaşifi 8 yaşındaki Russel'ı.

Baştan sona sizi sıkmayan, Pixar'ın en iyi işlerinden biri olduğunu düşünüyorum. Sincap meselesine kopmamak elde değil, bir de kuşun hareketlerine.
 
Son Durak 5



Gelecekten kesitler gören kişi bir asma köprünün yıkıldığını görür ancak zamanla ölümden kaçışın imkansız olduğunu öğrenir...
 
Indiana Jones and the Last Crusade



Indiana Jones (Harrison Ford) bu sefer Hz. İsa'nın kutsal çanağını araştırırken kaybolan babası Henry Jones'u (Sean Connery) arıyor. Aynı çanağın peşine Naziler de düştüğünden Indiana Jones bir süre sonra babasının Naziler tarafından kaçırıldığını anlıyor. Böylece izleri ve ipuçlarını takip eden Indiana, babasının yerini buluyor ama kendisi de yakalanınca Naziler hesabına kutsal çanağı baba oğul aramaya başlıyorlar. Ancak bulunan kutsal çanak kimseye de pek hayırlı gelmeyecektir...

Tarihsel olaylarda ve çekimlerinde yapılan tonlarca hataya rağmen, severek izlediğim Indina Jones serisinin 3. filmi. Özellikle Hitler'den imza alma sahnesi süperdir. Eğlenmek için izlenebilir.
 
The Maltese Falcon



Özel dedektif Sam Spade, ortağı Miles Archer ve sekreterinden oluşan dedektiflik bürosunda her gün sıradan ve bilindik işlerin peşinde koşarken müşteri olarak gelen Brigid O'Shaughnessy'nin hayatlarına girmesi ile herşeyin değişeceğinden habersizdir.
Brigid, kardeşinin birlikte kaçtığı belalı sevgilisini bulmaları için iki dedektifi tutunca Archer, adamı bulmak için hemen peşine düşer. Fakat ortağının bu yolculuk sırasında gizemli bir şekilde öldürülmesi sonucu, Brigid'in aslında yalan söylemiş olduğu ortaya çıkar. Bütün bu yalanların uzandığı nokta, Malta Şahini adlı paha biçilmez bir heykele uzanmaktadır. Sandığından çok daha büyük bir belanın içine batmış olduğunu anlayan Sam için artık sadece kendisini kurtarmak vardır.

Sonuna kadar merakı diri tutan filmlerden biri. Bir noktadan sonra yalan mı, gerçek mi konusunda tereddüte düşürüyor seyirciyi. Oldukça tatmiş edici bir film. İzleyin derim.
 
Let Me In



Anne ve babasının boşanmasıyla hüzne boğulduğu yetmezmiş gibi, okuldaki serserilerin de gittikçe artan tacizleriyle boğuşan Oscar ve çok uzun bir süredir on iki yaşında olan vampir Eli’nin dostluğunu anlatan Gir Kanıma, son dönemde vampir mitolojisine hakim olan unsurları işleyiş ustalığı ile dikkat çekiyordu. Yeni vampir mitolojisinde vampirler şeytanın çocukları değiller artık, kana muhtaç olmak gibi bir lanetle yaşamak zorunda olan, vicdan azabı ve yalnızlık yüzünden acı çeken yaratıklar. Gir Kanıma‘nın farklılığı neredeyse bütün dikkatini vampirin iç dünyasına vermesi, insanla kurduğu dostluğa somutluk kazandırmada göstermesindeydi.

Tavsiye ederim..
 
Black Swan



Nina (Portman), New York’ta yaşayan çok yetenekli bir balerindir ve hayatında çoğu balerin için de olduğu gibi dansetmekten başka bir şey yoktur. Eski bir balerin olan ve bu konuda çok hırslı olan annesi Erica (Hershey) ile yaşamaktadır. Oyun yönetmeni Thomas Leroy (Cassel) KUĞU GÖLÜ’nün baş balerini Beth MacIntyre (Ryder) yeni sezonda değiştrimeye karar verir ve ilk tercihi de Nina’dır. Balenin saf ve zarif Beyaz Kuğu ile şehvetin temsilcisi Siyah Kuğuyu aynı anda canlandırabilecek birine ihtiyacı vardır. Fakat Nina’yı bekleyen bir yeni bir rakip vardır, ve o da Leroy’u etkilemeyi başarmıştır. Nina Beyaz Kuğu rolüne her ne kadar uysa da Lily de Siyah Kuğu’nun tam karşılığıdır. İki genç dansçı arasındaki rekabet garip bir arkadaşlığa dönüşürken Nina da kendi karanlık tarafıyla haşır neşir olmaya başlamıştır – onu mahvedebilecek türden bir kayıtsızlık.

Gerçekten şükela bir film yapmış adamlar. Baştan sona sıkılmadan izledim. Kuğu Gölü Balesi'ni, gerçek bir insanın hayatına uyarlamak iyi bir fikir. Natalie Portman'ın psikolojisi sürekli değişen bir karakteri başarıyla canlandırmış. Jacques Mesrine'e sinemada hayat veren Vincent Cassel'de filmi izlenilebilir kılan başka bir etmen. Requiem for a Dream filminin yönetmeninden harika bir film. İzleyin derim.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 1)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık