Roronoa Zoro
Npc Günlükleri 1
Kaptan Ojo De Dios
Kaptan Ojo De Dios
Grand Line, korsanların bir zamanlar hüküm sürdüğü, ülkelerden vergi aldığı, istediklerini yaptıkları zamanlar geçeli çok olmamıştı. Tapınakçılar tarafından kurtarılan bu lanetli deniz, şimdi Marine'nin kontrolü altındaydı. 23 yaşında ki Dios Grand Line'a atanalı çok olmamıştı. Memlekti West Blue'dan güvenli bir biçimde Calm Belt üzerinden gelmişti Grand Line'a. Efsaneleri kendi gözleriyle görmek için, geminin en üst noktasına tünemiş, etrafı izliyordu. Bir korsan gemisi, bir suçlu arıyordu kırmızı gözler. Hava sıcak ve ılık bir rüzgar saçlarını tararken, şeytani bir gülümseme belirdi. Uzakta, çok uzakta siyah bir bayrak dalgalanıyordu. Dios aşağı bakıp, üstü olan Tuğamira Boden Mann'a bağırdı. Esmer adam yukarı bakıp, sonra ufka siyah bayrağı aramaya koyuldu. Nihayet gördüğünde 2 dakika geçmişti bile. Boden Mann askerlere korsan tayfasını tanımlamalarını emretti. 3 denizci aynı anda selam durup içeri kaptan odasına doğru koşmaya başladılar.
Aradan geçen 5 dakikadan sonra geldiklerinde, korsan tayfasının Yeni Dünya'ya girdiği bilinen Heikko korsanları olduğunu belirttiler. Tuğamiral'in gözünde oluşan süphe Dios'un gözünden kaçmadı. Ama o emir vermediği sürece saldıramazlardı. Ne olursa olsun bu korsanları denize gömmeyi istiyordu. Bu yüzden gemide ki herkesi ilüzyonu altına aldı. Sanki korsan gemisi saldırıya uğramış ve batmış gibi gösteriyordu. Sonra esmer Tuğamirale bağırdı.
"Gidip bakmalıyız bence. Ölmeyenlerin kafasını karargaha hediye olarak götürürüz." dedi.
Tuğamiral bu hediyeye hayır diyecek bir adam değildi. Daha önce North Blue'da şans eseri yakaladığı korsanlar sayesinde bu rütbeyi almıştı. Tekrar aynısı yapacaktı. Güçsüz değildi ama kurnaz bir adamın yapması gerektiğini yapıyordu. Askerlere emir verip, korsan gemisinin enkazına doğru yol almaya başladılar. Arada bir kaç kilometre kalmıştı ki, Dios aşağı bağırdı.
"Ben önden gidiyorum. Orada görüşürüz."
Tuğamiral için sorun değildi bu, böylece ölmeyenlerle de uğraşması gerekmeyecekti, Dios bütün işi yapacaktı ve tüm ödülü Tuğamiral alacaktı. Ağzı kulaklarında gemiden ayrılan kırmızı gözlü kargaya el sallıyordu. Hakkında duydukları geldi aklına. West Blue'nun kırmızı gözlü şeytan kargası. Korsan gemileri birden fazla gözcü tutmaya başlamışlardı. Ufukta görülen tüm kargalara ateş açılmasına neden oluyordu korkuları. Güçlerini hiç görmemişti, sadece kargaya dönüşüp, kanat çıkardığını görmüştü. Efsanelerde ki ilüzyonu görmemişti henüz. Bu düşünceler aklından geçerken Dios neredeyse enkaza varmıştı ki, bir anda Tuğamiralin gözleri kendini yanılttığını düşündü, yanan ve paramparça olan enkaz gemi hiçbir şey olmamış gibi denizin üzerinde yüzüyordu. Dios'a küfür ederek gemiyi durdurmalarını emretti.
Dios dönüp duran gemiye baktığında, menzilden çıktığını anladı ama geri dönmek gibi bir niyeti yoktu. Karga geminin üzerine gelip 3 kere üstünde daire çizdi ve ölüm şarkısını söyledi. Geminin direğine kondu ve kırmızı bir aura karganın etrafından gemiyi sarmaya başladı. Birden denizde bir gürültü koptu ve kocaman bir şeytan yeri yararak gökyüzüne kadar uzandı. Şeytani bir ses tüm denizi dolduruyordu.
"Benim bölgemden geçenler, cehenneme düşecekler."
Güvertede toplanan korsanlar şeytana top atışına başladı, ama rahatsız olmayan şeytan parmağını güverteye doğru tuttu. Tayfanın yarısını diğer yarısına şeytan olarak göstermeye başladı, diğer yarısı da rakiplerini şeytan olarak görüyorlardı. Tüm tayfa müthiş bir dövüşe başlarken, karga ve şeytan yukarıdan tayfayı izliyorlardı. Bu sırada esmer Tuğamiral korkup karargaha doğru yola çıkmıştı. Kendi kafasına göre iş yaptığı için suçlu olan Dios'tu. Tüm gemi buna şahitlik edebilirdi.
Yaklaşık 1 saatten sonra gemide kalan 8 kişi yorgunluktan bitap düşmüşken, kanatlı bir insan güverteye inip tüm ilüzyonıu bozmuştu. Geminin kaptanı nefretle bakarken kırmızı gözlü şeytana, merhamet için yalvarmaktan başka bir şey yapamıyordu, ama şeytan zalimdi, kırmızı aura sararken tekrar etrafını, gemideki herkes çığlık atmaya başladı. Hepsi cehennemde yandığını görüyordu.
"Cehenneme düşeceğinizi söylemişti. Duymadınız galiba." dedi usulca.
7 gün sonra.
Denizci Karargahı
"Amiral Nudillo! Efendim beyaz bayrak çekmiş garip bir gemi ve kırmızı gözlü uçan bir adam bu tarafa doğru geliyor. Ateş açmamızı ister misiniz efendim?"
"Sonunda geldi demek pislik. Bırakın girsinler."
7 günün sonunda karargaha korsan gemisiyle birlikte dönen Dios, başta tepki görsede, korsanların kimliğinin onaylanması sonucu tebrik edilip Tuğamiral rütbesine yükselmiştir. Boden Mann'ın bulunduğu gemide sorumlu kişi olan Dios, o günden sonra Kırmızı gözlü Şeytan Karga olarak bilinmiştir.
Grand Line'da korsanlar birbilerine kırmızı gözlü bir karga görürlerse intihar etmeleri gerektiğini söylerlermiş. Çünkü kargaya yakalananlar 7 gün 7 gece cehennemde yanarlarmış, en güçlü korsanlar bile en sonunda ölmek için yalvarırmış...
Aradan geçen 5 dakikadan sonra geldiklerinde, korsan tayfasının Yeni Dünya'ya girdiği bilinen Heikko korsanları olduğunu belirttiler. Tuğamiral'in gözünde oluşan süphe Dios'un gözünden kaçmadı. Ama o emir vermediği sürece saldıramazlardı. Ne olursa olsun bu korsanları denize gömmeyi istiyordu. Bu yüzden gemide ki herkesi ilüzyonu altına aldı. Sanki korsan gemisi saldırıya uğramış ve batmış gibi gösteriyordu. Sonra esmer Tuğamirale bağırdı.
"Gidip bakmalıyız bence. Ölmeyenlerin kafasını karargaha hediye olarak götürürüz." dedi.
Tuğamiral bu hediyeye hayır diyecek bir adam değildi. Daha önce North Blue'da şans eseri yakaladığı korsanlar sayesinde bu rütbeyi almıştı. Tekrar aynısı yapacaktı. Güçsüz değildi ama kurnaz bir adamın yapması gerektiğini yapıyordu. Askerlere emir verip, korsan gemisinin enkazına doğru yol almaya başladılar. Arada bir kaç kilometre kalmıştı ki, Dios aşağı bağırdı.
"Ben önden gidiyorum. Orada görüşürüz."
Tuğamiral için sorun değildi bu, böylece ölmeyenlerle de uğraşması gerekmeyecekti, Dios bütün işi yapacaktı ve tüm ödülü Tuğamiral alacaktı. Ağzı kulaklarında gemiden ayrılan kırmızı gözlü kargaya el sallıyordu. Hakkında duydukları geldi aklına. West Blue'nun kırmızı gözlü şeytan kargası. Korsan gemileri birden fazla gözcü tutmaya başlamışlardı. Ufukta görülen tüm kargalara ateş açılmasına neden oluyordu korkuları. Güçlerini hiç görmemişti, sadece kargaya dönüşüp, kanat çıkardığını görmüştü. Efsanelerde ki ilüzyonu görmemişti henüz. Bu düşünceler aklından geçerken Dios neredeyse enkaza varmıştı ki, bir anda Tuğamiralin gözleri kendini yanılttığını düşündü, yanan ve paramparça olan enkaz gemi hiçbir şey olmamış gibi denizin üzerinde yüzüyordu. Dios'a küfür ederek gemiyi durdurmalarını emretti.
Dios dönüp duran gemiye baktığında, menzilden çıktığını anladı ama geri dönmek gibi bir niyeti yoktu. Karga geminin üzerine gelip 3 kere üstünde daire çizdi ve ölüm şarkısını söyledi. Geminin direğine kondu ve kırmızı bir aura karganın etrafından gemiyi sarmaya başladı. Birden denizde bir gürültü koptu ve kocaman bir şeytan yeri yararak gökyüzüne kadar uzandı. Şeytani bir ses tüm denizi dolduruyordu.
"Benim bölgemden geçenler, cehenneme düşecekler."
Güvertede toplanan korsanlar şeytana top atışına başladı, ama rahatsız olmayan şeytan parmağını güverteye doğru tuttu. Tayfanın yarısını diğer yarısına şeytan olarak göstermeye başladı, diğer yarısı da rakiplerini şeytan olarak görüyorlardı. Tüm tayfa müthiş bir dövüşe başlarken, karga ve şeytan yukarıdan tayfayı izliyorlardı. Bu sırada esmer Tuğamiral korkup karargaha doğru yola çıkmıştı. Kendi kafasına göre iş yaptığı için suçlu olan Dios'tu. Tüm gemi buna şahitlik edebilirdi.
Yaklaşık 1 saatten sonra gemide kalan 8 kişi yorgunluktan bitap düşmüşken, kanatlı bir insan güverteye inip tüm ilüzyonıu bozmuştu. Geminin kaptanı nefretle bakarken kırmızı gözlü şeytana, merhamet için yalvarmaktan başka bir şey yapamıyordu, ama şeytan zalimdi, kırmızı aura sararken tekrar etrafını, gemideki herkes çığlık atmaya başladı. Hepsi cehennemde yandığını görüyordu.
"Cehenneme düşeceğinizi söylemişti. Duymadınız galiba." dedi usulca.
7 gün sonra.
Denizci Karargahı
"Amiral Nudillo! Efendim beyaz bayrak çekmiş garip bir gemi ve kırmızı gözlü uçan bir adam bu tarafa doğru geliyor. Ateş açmamızı ister misiniz efendim?"
"Sonunda geldi demek pislik. Bırakın girsinler."
7 günün sonunda karargaha korsan gemisiyle birlikte dönen Dios, başta tepki görsede, korsanların kimliğinin onaylanması sonucu tebrik edilip Tuğamiral rütbesine yükselmiştir. Boden Mann'ın bulunduğu gemide sorumlu kişi olan Dios, o günden sonra Kırmızı gözlü Şeytan Karga olarak bilinmiştir.
Grand Line'da korsanlar birbilerine kırmızı gözlü bir karga görürlerse intihar etmeleri gerektiğini söylerlermiş. Çünkü kargaya yakalananlar 7 gün 7 gece cehennemde yanarlarmış, en güçlü korsanlar bile en sonunda ölmek için yalvarırmış...